Öğrenmeye boyun eğmek tasvire bak be :)
Bir yıl geçti, yeni bir yıl daha geçecek ve bu da geçen yıl gibi bir
yığın sürprizle dolu olacak.Demek ki öğrenmeye boyun eğmek gerekiyormuş.
Sayfa 85Kitabı okudu
Tasvire bak be..
Uyanmak bile tek başına acıtıcıydı: Düşsüz geçen kapkara geceden sonra, tıpkı sıcak ve boğucu bir havadan buz kesmiş suyun içine dalar gibi kendini günün içinde buldu..
Sayfa 7 - iş bankasıKitabı okudu
Tasvire bak <3
"Tek bir yaşlı söğüt, adı ancak havuz olan, yeşilimtrak bir su birikintisinin üzerine eğilmiş, uyukluyordu."
Tasvire bak !!!
......Gerçeği ifade ettiğini düşündüğü sözcüklerin sadece geride hiçbir şey kalmadan patlayıp giden renkli balonlar olduğunu gördükten sonra hayatı anlamlandırmakta zorlanıyordu....
Sayfa 48 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Tasvire bak:)
"Bir yazarın, sevecen olmak şurada dursun, gülünç, hatta iğrenç bir tipi sevecenmiş gibi göstermeye kalkıştığına tanık olduğunuzda ve bir de bu arada yazarda sizi avucunun içine aldığı, sizi büyülediği gibi bir özgüvenin belirdiğini gördüğünüzde, tıpkı yaşlı ve çirkin bir kadının üzerine balo giysileri geçirip, sizin tarafınızdan beğenildiğinden emin, gülümseyerek karşınızda dönüp durmaya başladığı anda kapıldığınıza benzer, ağır, acı bir duyguyla ezilir yüreğiniz.."
Tasvire bak!
Sefahatte kendini yıprattıktan sonra, kabuk bağlamış ruhunu, birtakım doğal olmayan davranışlarla canlandırıp tatlı tatlı gıdıklamak isteyen bir Roma imparatorluğu soylusu gibi...
Sayfa 232 - Hasan Ali Yücel Klasikler DizisiKitabı okudu
tasvire bak :))
O sesin," Buğday yumuşak Polatlı 8-9 çavdarlı 32 kuruştan,mercimek yeşil Tokat 30 kuruş elli santimden 33 kuruşa kadar" deyişi bile başlı başına şiir olur muhakkak.
Tasvire bak hele hele
"Edinburg bana bel soğukluğuna yakalanmış soylu bir kadını anımsatıyor."
Sayfa 217
Vaoov, tasvire bak!
İçten içe gerçeğin yıldırım gibi düşmesini, her şeyin açığa çıkmasını istiyordu.
Sayfa 86Kitabı okudu
Tasvire bak be..
Meleklerle dolu bir cehennemde yaşamanın bir talihsizlik olduğunu söyleyerek avaz avaz bağırıyordu.
Sayfa 18 - Can YayınlarıKitabı okudu
Tasvire bak zarif parmaklı sol elim acıdı..
Gradiva'nın zarif parmaklı sol eli dizinin üzerinde duruyordur ve gereksizliği ve işe yaramazlığıyla Hanold'u tiksindiren karasineklerden biri onun eline konar. Hanold'un eli aniden havaya kalkar ve oldukça güçlü bir biçimde sineğin ve Gradiva'nın elinin üzerine iner.
Sayfa 107 - Payel Yayınevi
Tasvire bak!!
Bu sözleri söylerken yüzünün kızardığını, kızartının kulaklarının yanından inip boynundan süzüldükten sonra dekoltesinin içine kadar aktığını gördüm.
Sayfa 48Kitabı okudu
