Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
·
Puan vermedi
Büyüklerin de, küçüklerin de okuması gereken güzel bir kitap. Masalların aslı nedir, hikayesi nedir bunu anlatıyor bu kitap. TİMAŞ yayıncılık olduğu için herkese tavsiye ederim
Merhabalar
"Çiçekçi kadın hissetmiş gibi uzatmıştı bu çiçekleri bana, sanki biz yanındayız, der gibi gülümsüyordu çiçekler. Çiçek gülümser mi, gülümsermiş, gülümsemekle kalmaz umut olurmuş insana."
Pembe, köşedeki çiçekçi kadın, ismini onun yüreğini görenler bilir yalnızca. İnsan yerin koyup adını soranlar.
Pembe; 15 inde baba evinden
Behramoğlu favorilerim arasına girmese de sevdiğim şairlerdendir. Bu kitapta en sevdiğim şiir "Sonuçta" adlı şiiri oldu. Fakat şairin en beğendiğim şiiri "Ben Ölürsem Akşamüstü Ölürüm". Eğer zihniniz güzel bir şiir okuyacak vaziyetteyse google'a aratıp okumanızı tavsiye ederim. Hangi kitabın içerisinde olduğunu maalesef hatırlamıyorum. Bu kitabı sıkı şiir okuyucuları ve fanatik kitaplık koleksiyoncuları haricine tavsiye etmem. 48 sayfalık kısa ehemmiyetsiz bir şiir kitabı. (Behramoğlu'na saygım elbet üst seviyede, söylediklerim yanlış anlaşılmasın.)
İyi okumalar, iyi geceler..
Manüpilatif bir annenin kızına uyguladığı duyusal ve fiziksel istismarı kendi hayatından yola çıkarak bütün gerçekliğiyle bize sunuyor yazar. Annesinin hayalleri uğruna küçük yaşta gözler önüne sunulan bir çocuk, şimdiki fenomen dedikleri anneleri hatırlatıyor bizlere ister istemez. Annenizin sizin üzerinizdeki gücü o kadar yüksektir ki kendi iç sesinizde onu duyar ve kendi düşunceleriniz olduğunu sanabilirsiniz. Bir çok kız çocuğu bu durumu yaşamış ve yıllar sonra bunun farkına varmıştır. Hızlı , akıcı bir kitap.. Üzerine konuşulası çok konu içeriyor. Okumanızı tavsiye ederim, herkes kendine ufak da olsa bir ders çıkaracaktır.
"Aile olabilmek için kan bağı yetmez. Benim ailem deniz manzaralı bir mezarda yatıyor. Artık yeni bir aile kurmanın vakti geldi."
Bugün ren kitaptan çıkan Gecenin Işığı kitabının yorumuyla geldim. O kadar güzel bir konusu ve karakterleri vardı ki bir günde bitirdim. Size kısaca kitaptan bahsedeyim.
Gauri kralının yeğeni ildiko,
Murat Kesgin'in kaleminden çıkan Kötüler Tarikatı, kirli gerçeklik ve gerilim türünde okuduğum en sürükleyici ve etkileyici kitaplardan biri oldu. Kitap, ilk sayfalardan itibaren beni içine çekmeyi başardı ve son sayfaya kadar merakla okumaya devam ettim.
Kötüler Tarikatı, masum insanları kaçırıp onlara işkence eden, sadistçe zevklerine kurban eden ve kendilerine bu ismi veren bir grubun vahşet dolu hikayesini anlatıyor. Hikaye, bu tarikatın izini sürmeye çalışan ve onları durdurmak için mücadele eden bir grup kahramanın gözünden aktarılıyor.
Yazar, Kötüler Tarikatı'nda insan ruhunun en karanlık köşelerini ustalıkla resmetmeyi başarmış. Kitapta yer alan vahşet sahneleri mide bulandırıcı olsa da, gerçekçi ve inandırıcı bir şekilde tasvir edilmiş olması kitabı daha da etkileyici hale getiriyor.
Kötüler Tarikatı sadece bir gerilim romanı değil, aynı zamanda insanlık üzerine de düşündüren bir eser. Yazar, bu kitapta iyilik ve kötülük, vicdan ve ahlak, sevgi ve nefret gibi kavramları sorguluyor. Okurken kendinizi bu kavramlar üzerine düşünürken bulacaksınız.
Kitapta en sevdiğim şeylerden biri ise sürükleyici kurgu ve akıcı dil. Yazar, yalın bir dille yazarak hikayeyi akıcı bir şekilde anlatmayı başarmış. Bu sayede kitap bitene kadar elimden bırakamadım.
Kötüler Tarikatı'nı distopya türünü seven herkese tavsiye ederim. Özellikle de insan ruhunun karanlık köşelerine dair meraklı olan ve ahlaki değerler üzerine sorgulamalara açık olan okurlar bu kitabı çok sevecektir.
