İnsan, özünde var olan temiz fıtrat üzere hayatını sürdürebilmesi için telkin, tebliğ, nasihat, irşat ve yönlendirilmeye muhtaçtır!
Sünnetin Işığında Tebliğ ve Davet
Sünnetin Işığında Tebliğ ve Davet
HAKSIZLIK KARŞISINDA SUSMAYANLAR...
- " (...) Müslüman için, Hadîs: “Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır!”… Umumiyetle, bedahet hâlinde ve basit bir idrakla görülebilen şeyler hakkında kullanılır… Bunu, “Küfrün kaynağını bilmeyen, gerçek imânda olamaz!” ölçülendirmesinin yanında da kullanmak lâzım; tıpkı, farz-ı kifayeden tüten bir mânâ içinde, yâni “yapanları olduğu zaman bütün ümmetten düşen bir borç” gibi, cenaze namazı gibi… Allah ve Resûlü’nün tebliğ ettiklerini, “iman-sezgi, basiret” yolundan yapanların yaptıklarını da bize tebliğ bilip, sezerek yapmak!”; bu yoldan tebliğ ve telkin işi üzerinde bulunanlar, elbette hakikatini kendisine zıd yolda bulanların hâlini bilecek ki, ona karşı ola, çare bula… “Haksızlık karşısında susmayanlar” da, işte böylelerinin ardında saf tuta… İslâm’da Devlet ve Devlet Reisi idealinin sembolü, Hazret-i Ömer; “Ömer Hakk’ın dili ile konuşur!” buyurulan Adalet sembolü!" (Salih Mirzabeyoğlu-Ölüm Odası B/Yedi: Mucize Beyanı-Baran Dergisi, 420. sayı)
Reklam
Atatürk
_Bir gün ressamlar Türk'ün simasını kaybederlerse, yıldırımı alıp yapıversinler. Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir. Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu. Bu sahne en aşağı 7 bin senelik bir Türk beşiğidir. Bu beşik tabiatın
Kalbin Vîrâneliği: KİBİR Osman Nuri Topbaş YÜZAKI DERGİSİ Hazret-i Mevlânâ’nın Gönül Deryâsında Sır ve Hikmet İncileri Yıl: 2017 Ay: Mayıs Sayı: 147 Mücerred hakikatler, teşbih ve temsillerle müşahhas hâle getirilince; kalpler, onları çok daha iyi idrâk eder. Hazret-i Mevlânâ; mânevî kıymetlerin şeytan ve nefsin hilesiyle nasıl
“Güzel davranışlarda dünyevî bir karşılık beklemeden, sadece Allah rızasını gözetmek.” manasına gelen hasbîlik, zor ve sıkıntılı durumlarda Allah’ın kendisine yardımcı olarak kâfi geleceğini bilmek, bu bilinçle gösterilen sabır karşılığında Allah’ın ecrini ummak demektir. Başka bir ifadeyle “hasbîlik”, her türlü şahsi çıkar ve menfaatten uzak durulması; her işin, gönüllü olarak ve yalnız Allah için, O’nun hoşnutluğunun elde edilmesi için yapılmasıdır. İnananları en yüce mertebeye, Allah’ın rızasına ulaştıran hasbîlik, insanları Allah’a davet uğrunda büyük sıkıntılara maruz kalan birçok peygamberin dilinde en değerli ifadesini bulmuştur: “Buna (tebliğ görevime) karşı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ecrimi verecek olan, ancak âlemlerin Rabbidir.” (Şu’arâ, 26/109, 127, 145, 164, 180). Yine Rahmet Elçisi’ne (s.a.s.), “Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm hepsi âlemlerin Rabbi Allah içindir.” (En’âm, 6/162) demeyi telkin eden ilahî öğüt de hasbîliğin en güzel özetidir.
KUR'AN DA GEÇEN MÜ'MİNLERİN 100 ÖZELLİĞİ: 1. İnsanlar arasında adaletle hükmederler. / En’am-151. 2. Allah’a asla şirk koşmazlar. / Furkan-68 3. Namuslarını (ırzlarını) korurlar. / Furkan-68
Reklam
22 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.