İnsanda îmânî bir düşünce (tefekkür) doğunca, İslâmî davranışlar da onun ardından gelir.
Kalben...
"...aklın çıkmazlardan selâmeti; onun vahiyle terbiye edilmesine ve hududunu aşan hakikatlere karşı kalben teslim olmak gerektiğini kavramasına bağlıdır."
İşte huzurun sırrı:
Az yemek az insan, az konuşmak; bol tefekkür, bol zikir, bol ibadet kalp gözünü açar, ruhunu besler.
Sayfa 125Kitabı okudu
Sana ne oluyor ki, sen nefsini en büyük görmeye kalkışıyorsun? Oysa asıl büyük olan, Allah katında büyük olandır.
Sayfa 54
Müslüman toplumların, zamana ve olaylara gecikmişliğinin temel sebebi, ilim ve tefekkür geleneğini kaybetmesidir. Böylece, yerini, etkisini, gücünü, zeminini, ufkunu, umudunu ve özgüvenini kaybetmiştir.
Sayfa 106Kitabı okudu
Tefekkür eden zihinler düşüncelerini damla damla damıtır ve tefekkürlerinin farklı noktalarını bir araya getirerek ondan "bal yaparlar."
