Dostoyevski ile 10. buluşmamız, yazarın Sibirya’da geçirdiği sürgün yıllarını Aleksandr Petroviç Goryançikov adlı bir karakter üzerinden anlattığı Ölüler Evinden Anılar kitabı ile gerçekleşti...
Ölüler Evi’ndeki misafirliğim genel itibariyle keyifli geçmekle beraber zaman zaman oldukça sıkıldığım bölümlerin de yaşandığını itiraf etmem gerek.
THEBAİ ÜÇLEMESİ #1
Başlamadan: Bu gibi mitlerin bilinmeyen bir şeyi anlatmadığı ve yıllar boyunca dile getirildiği için içerikle ilgili bilgilerle karşılaşmayı da doğal karşılayınız.
Yunan tragedyasının en kuvvetli örneklerinden biri sayılan Oidipus’u duymayan yoktur herhalde. Yunan mitolojisinde önemli bir yere sahip olan bu mit kader
KADİR GECESİNE DAİR
Bu gece Ramazan'ın 27. gecesi. Çoğumuz Kadir gecesi deyince doğrudan 27. geceyi düşünüyoruz. Bu yazıda kadir gecesine ilişkin bazı bilgiler vermeye çalışacağım.
1. ADI NEREDEN GELİYOR?
Bu geceye niçin “kadir” adının verildiği konusunda üç farklı görüş vardır:
a) “Kadr”, takdir etmek demektir.
Allah, ezelde takdir
“Bir masal iki parçanın bir araya gelmesiyle yapılır: Bu parçalardan biri masalın bedeni, öteki canıdır denebilir. Beden masalın kendisi, can ondan çıkan derstir.”
-
Jean de La Fontaine
1. Giriş:
Bu makale çalışması yalnızca Aisopos ve masallarına dair değildir. Aisopos öncesi Antik Yunan'da karşımıza çıkan masalsı metinlere, Aisopos'un hayatına,
Arif Kılıç 'a armağan ediyorum.
Ümit Yaşar Oğuzcan şiir tarihimizde önemli bir yer edinen şairlerden biri. Bu kitabındaki şiirler günlük yaşantısından ve kendi şahsından çok fazla derin izler taşıdığı için incelemeyi Ümit Yaşar Oğuzcan'ın şiir kişiliği ve yazdıkları
“ Güzellik ve onu görebilecek gözler var oldukça kimse Eros’tan kaçamamıştır, kaçamayacaktır. ” -Longos
1. Giriş:
Bu yazı yalnızca kitaba dair değildir. Yazarın hayatı hakkındaki söylentilere, kitabın yazıldığı döneme ve dünyaya ilişkin bilgilere, öykünün esin kaynaklarına, kendisinden sonra kimleri etkilediği ve nelere ilham olduğuna dair
Dişi Kurdun Rüyaları, romanın Türkiye’deki ismidir. Orijinal adı Kıyamat’tır. İdam Yeri, Kader Ağı gibi isimleri de vardır. Nihayetinde bunların hepsi romanın içeriğine uygundur.
1988 yılında neşredilen Dişi Kurdun Rüyaları, büyük Aytmatov'un enfes üslubuyla tezyin ettiği iç içe hikayelerden oluşmakta. Özellikle Akbar ve Taşçaynar'ı anlattığı
Merhaba. Bu kitabı Süleyman Ateş'in "Gerçek Din Bu" adlı kitabıyla beraber okudum. Ateş, genel olarak Dursun'un istemeyeceği kadar akılcı bir yaklaşım içerisinde. Ama bununla birlikte birçok kişiye nazaran da aykırı bir düşünce yapısına sahip. Miracı, recm cezasını, peygambere atfedilen mucizeleri vs.. kabul etmiyor. Bunların aksine