Kitabı merak edip aldım ve açıkçası daha farklı bir konu bekliyordum ama yine de beğenerek okudum.
Konuya gelirsek : Gatsby adında kibar,zengin,asil, bir kahramanımız var. Tam bir salon erkeği. Ancak kitap Gatsby ağzından değil , onun yan komşusu Nick ağzından anlatılıyor. Konu ise Gatsby ve Gatsby’nin beş yıldır kalbine gömdüğü aşkı. Okurken keşke gömdüğü yerden çıkarmasaydı dediğim oldu.
Gatsby herkesin merak ettiği bir kişilik. Partiler düzenliyor insanlar o partilere davet bile edilmeden geliyor bu yüzden çoğu onu tanımıyor. Hatta arkasından saçma sapan şeyler bile uyduruyorlar . Nick belki de onu gerçekten tanıyan tek kişidir .
Gatsby size biryerlerden tanıdık gelir mi bilmiyorum ama bana sanki onu daha önce tanıyormuşum hissi verdi. Kendini bu karaktere çok yakın hissettim ve onu gerçek hayatta tanımak isterdim . Ona söyleyeceğim bir çift laf da var :D Okurken bol bol “Ah Gatsby ah!” dedim.
Kitabın filmi de varmış henüz izlemedim önce kitabı okumak istedim umarım filmi güzel uyarlamışlardır. Kitabı herkese tavsiye ederim.
**DİKKAT!!! AŞAĞISI SPOILER OLABİLİR!!****
Kitabın sonunda Nick’e biraz kızdım. Gatsby ‘ e hakettiği değeri vermediğini ve ancak olaylar kötüleştikten , geri dönüşü olmadıktan sonra onun dostluğunun farkına vardığını düşünüyorum. Onun hakettiği dostluk bu değildi ve en sonunda bile dostluğunu yeterli görmedim. “İş işten geçtikten sonra mı yani ?” dedim.