"Tanzimat aydınını Batılı aydından ayıran en önemli özelliği, ümmet aydını olmasıdır. (…) Pan-Osmanlıcı olan bu aydın gurubu aynı zamanda modern İslamcıdır. Bu nedenledir ki Tanzimat’ın bu müsavat (eşitlik) yapısına en keskin eleştiriler onlardan gelmiştir. Namık Kemal Islahat Fermanı ile sağlanan gayrimüslimlerin askerlik durumlarıyla ilgili
Bir insanı severken yormayın. Nasıl olsa seviyor diyerek incitmeyin. İnsan zaten en sevdiğine kırılır. Şu kalsın aklınızda; Yürekten uğurlanan, tekrar ağırlanmaz.
Tekrar paylaşma durumunda kaldım çünkü uygulama artık çekilir gibi değil . Eskiden sadece karşı cinsten böyle ahlaksızlıklara maruz kalıyordum artık hemcinslerim dahil ahlaksız söylemlere sapıklıklara katlanmak zorunda kalıyorum.
1000Kitap taciz boyutuna gelen mesajlardan ve böyle insanlardan bıkmış bir kullanıcınız olarak önüne gelenin hesap kurmasına ya da en azından bizim gibi amaçsız olmayan insanlara ulaşamamalarını sağlayacak bi yenilik yapsanız hem uygulamanın devamlılığı hem de güvenliği için iyi bir adım olacağı kanısındayım. Umarım kullanıcılarınızın fikirlerini önemsiyorsunuzdur.
Artemis yayınları Anita Blake serisini yeni kapakları ile tekrar basıyor. Şahsen eski kapak görsellerini halen seviyorum. Yeni kapaklar da güzel ama asıl güzel yani sırt kısımları. İlk üç kitabın görseli paylaşıldı ama şimdilik ilk iki kitap satışta. Biz seriyi yeni kapaklarla tekrardan okumaya başladık. O yüzden biraz genel bilgi vereceğim seri hakkında.
Bir Anita Blake fanatiği olarak hem serinin değerinin bilinmediğini hem de seri hakkında ki genel kanının yanlış olduğunu düşünmekteyim. Urban fantastik seviyorsanız ve bu fantastik dünyada polisiye ve macera okumak istiyorsanız türünün en iyilerinden biri.
Seri şimdilik 29 kitap ve bizde en son 25. kitap olan
Kızıl Ölüm yayınlandı.
İlk dokuz kitapta yetişkin içerik cinsellik yönünden az ama kanlı sahneler açısından yüksek. Bayağı kanlı sahneler de içermekte. Onuncu kitaptan sonra hem karakterler artıyor hem de harem tarzı ilişki gelişiyor.
Anita Blake bir nekromensır. Yani ölüleri diriltiyor. Bir yandan da polise doğa üstü yaratıklar hakkında bilgi veriyor ve cinayetlerin araştırılmasında yardımcı oluyor. Lakabı Cellat. Jean Claude ana vampir karakterimiz. Edward ise doğaüstü yaratıkları avlayan bir avcı. Lakabı Ölüm. Bu üç ana karakter haricinde çok fazla karakter kitaba dahil olacak. Şekil değiştirenler işin içine girecek. Spoiler olmaması için onlardan şimdilik bahsetmeyeceğim. Yazarın da
Günlerden sonra bir gün,
Şayet sesimi fark edemezsen
Rüzgarların nehirlerin kuşların sesinden,
Bil ki ölmüşüm.
Fakat yine üzülme müsterih ol
Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini
Ve neden sonra
Tekrar duyduğun gün sesimi gök kubbede
Hatırla ki mahşer günüdür
Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum..
Pardon saat kaç diye sordum yanımda otobüs bekleyen kadına. Onu on geçiyor dedi. Teşekkürler dedim. Arkamı dönüp omzuma çapraz olarak taktığım çantamdan telefonumu çıkarıp çaktırmadan saate baktım. Hayır onu on geçmiyordu. Onu sekiz geçiyordu. On demek sekiz demekten daha mı kolaydı? Neden hep sayıları yuvarlayarak söyleriz ki? Altı geçseydi beş
Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır,
Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor,
Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,
Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
Senden kopardım çiçeklerin en solmazını,
Toprakların en bereketlisini sende surdum,
Senden tattım yemişlerin cümlesini.
Desem ki sen benim için,
Hava kadar lazım,
Ekmek