Nihat ona merhametle baktı: "Sen hiç fena bir çocuk değilsin!.." dedi. "Senden istifade edebilirdi. Hayatını bu salakça gidişten ayırman ve ona daha manalı bir istikamet vermen, daha büyük hedeflerin peşinde koşman mümkündü... Fakat sen istemiyorsun... Sana acıyorum... Sen böyle postane köşelerinde üç buçuk kuruşa memurluk yaparak
Sayfa 102 - Can yayınları mini boyKitabı okudu
Oysa ben kalbimin pek temiz olduğunudan emin değilim. Temiz olsaydı, ne karar vereceğimi bilirdim. F. Dostoyevski
Reklam
198 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 27 days
Uzun zamandır bu kadar güzel bir kitap okumamıştım. Gerçi kitap da demek istemiyorum bu gür bir seslenişti. Beni derinden sarstı, kendime getirdi. Ben kendini değerlerine çok bağlı kültürüne sahip çıkan bir birey olarak bilirdim, ta ki bu kitabı okuyana kadar. Bazı şeylere sustuğum, kabuğuma çekildiğim için kendime kızdım çünkü zaten bizi bu kaba sokmak istiyorlar. Çobanoğlu, şüphesiz çağa boyun eğmeyen, bizi gaflet ve kirli uykumuzdan uyandıran, bilgisiz olursak kutsuz da kalacağımızın, Türk'ün eşsiz diline ve kültürüne Türk gençleri olarak sahip çıkmamız gerektiğini bize söyleyen, bunları söylerken de boş boş tamlamalar, afilli cümleler kurmayan gerçekleri yüzümüze tokat gibi çarpan büyük bir ozandır. "Yine de yiğit düştüğü yerden kalkar ve ayağa kalkmak, her zaman bütünlüklü ve gerçek bir düşünce ağırlığını göze almakla mümkün olur" Evet, bu bir kitap değil, bir kirli çağda temiz ve özümüz olan bir ses ve çağlayarak da geliyor.
Kök Ekin
Kök EkinSüleyman Çobanoğlu · Ötüken Neşriyat · 202357 okunma
"Evet, kimseyi öldürmemiş olduğuma çok memnunum. Ama bu başka çarem kalmamışsa öldürmezdim anlamına gelmez. Sizler ya da anneniz ölüm tehlikesiyle karşı karşıya olsanız ve ben de bu şekilde önleyebilecek olsam öldürürdüm, bundan eminim. Küçüklüğünüzde demek istiyorum, şimdi kendinizi savunabilirsiniz, ikisi çok farklı şeyler. Şimdi sizin
Sayfa 373 - VII VedaKitabı okudu
576 syf.
·
Not rated
Öyle bir düşmanlık ki daha önce duyduklarımıza, gördüklerimize benzemeyen… Düşmanının ayıbından utanan, düşmanına kötü söz söyletmeyen,düşmanını kendi gibi soylu isteyen iki derebeyi Derviş ve Mustafa… Sarıoğlu Derviş, Akyollu Mustafa… Ah Derviş Bey ölümden ne çok korktun.Çukurova sıcağında kum torbaları çevrili odalarda nasıl durdun? Ölüm mü daha iyi yoksa böyle yaşamak mı? dedin ve sonunda düştün yollara… Mustafa,Akyollu Mustafa kim senin kadar istedi düşmanının kanını ? Kim bekledi senin beklediğin kadar? Bitmeyen bekleyişlerde kimin yoldaşı oldu karıncalar ? Diğer yanda atlar tepişirken arada ölen eşekler… Mahmut,Yel Veli,İbrahim İbo,Kürt Mahmud,Mestan,Diyarbakırlı Uso,Tellal Halil,Demirci Mustafa ve niceleri… Tellal Halil namıdiğer Kambur, başına gelecekleri bile bile Kurtboğa’ya nasıl kafa tuttun? Nasıl söyledin yüzüne bir bir kimsenin söyleyemediğini? Senden bildiler Demirci’nin ölümünü sen bile kendinden bildin. Demirci Mustafa sırtından vuruldun işinin başında her şeyden habersiz. Sana da yazık oldu. Ala Temir çalış çalış çalış… Biriktirdin, yiyemedin. Yediler, delirdin. Süleyman Aslansoypençe,Cafer Özpolat,Hacı Kurtboğa,Mahir Kabakçıoğlu,Süleyman Sami,Muallim Rüstem… Sizin de toprak derdiniz bitmedi,doymadınız. Derviş ve Mustafa düşmanlığından nemalandınız. Karakız Hatun sen en zorunu, evlat acısını yaşadın. Mustafa çukurda sen konakta bekledin. Bekledikçe acını büyüttün. Beklemekle olmadı kendi işini kendin hallettin. Bahsetmediğim,atladığım daha pek çok kişi ve pek çok olay… İnanılmazdı.Uzun süre etkisinden çıkamayacağım. Okuyun!
Demirciler Çarşısı Cinayeti
Demirciler Çarşısı CinayetiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20192,508 okunma
kalbimin pek temiz olduğundan emin değilim…temiz olsaydı, ne karar vereceğimi bilirdim…
Sayfa 264Kitabı okudu
Reklam
193 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.