Temren

Bu olanlara dayanamayanlar, avazları çıktığı kadar bağırıyor, yalvararak bir anlık müsaade istiyorlardı. İstekleri kabul görüyor, dışarıya çıkarılıyorlardı. Ancak dışarıda onları sokmak için bekleyen yılanlar, çıyanlar, akrepler; parçalamak için bekleyen vahşi hayvanlar bekliyordu. Sokulmaya ve parçalanmaya dayanamayan cehennem ehli, kendini tekrar ateşe atıyordu.
Reklam
Babamın yüzü sapsarı kesildi. Yığıldı olduğu yere. Anlamaya çalıştıysa da, annem “Yavrum, Ahmet’im!” diyor başka bir şey demiyordu. Arada telefonu gösterip “Arkadaşları, arkadaşları” diyebiliyor, bir türlü cümlesini tamamlayamıyordu. Hastanenin önü daha da kalabalıklaşmıştı. Bütün arkadaşlar “Keşke aramasaydık, iki yaşlı insan ne yaparlar şimdi? Biz oraya gidelim, çok kötü oldu böyle.” deyip, yaslandıkları arabaya apar topar binip çıktılar oradan.
Tövbeye muhtaçken tövbemin ahı Sensiz işlemedim hiç bir günahı Madem ki sağımdan çektin eyvahı Solumda durana yaz deme bari

Reader Follow Recommendations

See All
Önce her gün ders çalışmakla başlayan üniversite hayatım, çevre edindikçe yerini kantin muhabbetleri, uzun yürüyüşler, futbol ve bilardo gibi eğlencelere bıraktı. Herkesin bir tek gayesi vardı bu ortamda: Öne çıkmak, kendini kabul ettirmek.
O büyük Hünkar'ı Tanıdık bir nurda.. "Mezarım orda, dedi, Ama ruhum burda!"
Reklam
Reklam
67 öğeden 46 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.