İstismarcılar; İslâm'ı yaşayanları niçin istismarla suçlarlar? İstismarcılar, İslâm'ı yaşamayı kesinlikle kabul etmez veya yaşayamazlar. Yetişme şartları, bulundukları çevre buna manidir. Fakat nüfus cüzdanlarında dini İslâm'dır ve müslüman bir ülkede yaşarlar. Açıkça İslâm'ı reddetmeleri maddi ve manevi kayıplara uğramalarına yol açacaktır. Açıkça İslâm'ı kabul edip yaşamaları da; bulundukları çevreden kopmalarına ve maddi kayıplarına yol açacaktır. Tabii bunun bir yolunu bulmak gerekirdi ve buldular da: "Biz şekilci müslüman değiliz. İslâm'ın ruhunu kavramış, kalbini temizlemiş çağdaş müslümanlarız." "Namazdan, oruçtan, zekâttan, Hacc'dan, örtüden çarşaftan, sarıktan, cübbeden, sakaldan, şalvardan, faizden, içkiden, kumardan, zinadan söz edenler, bu emir ve yasaklara uyanlar şekilci müslümanlardır(!)" Dolayısıyla "Dini istismar ediyorlardır." Peki nasıl istismar ediyorlar? Dinde olmayan birşeyi mi dinde var gibi gösteriyorlar? Yoksa dini emirlere inanmadıkları halde onlara inanıyormuş gibi görünüp de inanmamış olarak mı yaşıyorlar? Hayır, peki neyi istismar ediyorlar? Sizin inanmak istemediklerinize inanıp, yapmak ve yaşamak istemediklerinizi yapıp yaşadıkları mı istismar oluyor? Olmayan, muhayyel bir müslümanlığı savunup, gerçek müslümana istismarcı diye saldırmak, istismarcıların kendilerini.gizleyebilmek için kullandıkları mantık cambazlığıdır. Teokratik düşünce, tutuculuk, bağnazlık, moda terim fundemantalizm, çarşaf, sarık diye saldırdıkları hedef hep aynıdır: İslâm.