“Biz ebeveynlerin en büyük derdi televizyon değil, kötü örnek olmak değil, hatta alkol ve madde kullanımı dahi değil. Bizim en büyük mücadelemiz kendi duygusal tepkilerimiz. Bu yüzden çocuklarımız için yapabileceğimiz en iyi şey, onlara değil kendimize odaklanmak. ”
Birinin sizin istediğiniz şekilde tepki vermemesi, kendinizi ifade etme girişiminden pişman olmanız gerektiği anlamına gelmez. Karşınızdaki kişinin tepkisi onun seçimidir, aynı bizim tepkilerimiz bizden başka kimsenin sorumluluğu olmadığı gibi.
Reklam
Eğer gerçekçi, duruma uygun ve yararlı düşünmeyi öğrenirsek, duygularımızı tanıyıp anlama ve değerlendirme becerimizi geliştirirsek, kendi değer ve ideallerimize uygun bir yaşam sürersek, O zaman hem hayatımız hem düşüncelerimiz hem de duygusal tepkilerimiz birbiriyle uyumlu ve sağlıklı olmaya başlar. Bu da "iyi yaşamak" dediğimiz şeydir. Kız iyi bir yaşam hem ruhsal hem de bedensel anlamda "iyi olma"yı içerir.
Kontrol edebileceğimiz ya da etmemiz gereken yalnızca tek bir şey var : Kendi tepkilerimiz. Ve tepkilerimizi kontrol etmenin yolu da geride bırakmak.
Kontrol edebileceğimiz ya da etmemiz gereken yalnızca tek bir şey var: Kendi tepkilerimiz. Ve tepkilerimizi kontrol etmenin yolu da geride bırakmak.
Algısal tepkilerimiz bireysel farklılıklardan tümüyle arınık da değildir . Örneğin bir trafik kazası yapıp da olayından kaçan bir şoförü 1.65 cm diğeri 1.90 cm boyunda iki birey görmüş olsun gene diyelim ki söz konusu şoförün gerçek boyu 1.75 cm olsun. Bu bireylere kaçan şoförün boyu uzun muydu yoksa kısa mıydı diye sorulduğunda birincisi uzun ikincisi kısa diyebilir görme duyusu işlerini yerine getirir ancak ayrıntısına girildiğinde bireyin görüş düzlemindeki farklılık yorum farklılığını doğurur.
Reklam
Beden dili
Tepkilerimiz beden Dilinin yansımadısıdır..
Sayfa 55
Örneğin, ayakların duygusal dürüstlüğü konusunda gerçek bir ders almak istiyorsanız, çocukları ve ayak hareketlerini takip edin. Bir çocuk yemek yemek için masaya oturmuş olabilir, fakat o esnada yalnızca dışarı dönüp oyun oynamak istiyorsa, ayaklarını nasıl salladığını, yemeği henüz bitmemiş olmasına rağmen, yüksek sandalyesinden yere değmek için nasıl gerildiğini görebilirsiniz. Ebeveyni çocuğu yerinde tutmak için istediği kadar didinsin, çocuğun ayakları masadan uzaklaşmak için hazır durumda bekleyecektir. Gövdesi ebeveyni tarafından masada tutulabilir fakat çocuk ayaklarıyla bacaklarını kapının olduğu yere doğru döndürmüştür bile - bu hareketler, çocuğun nereye gitmek istediğinin açık bir göstergesidir. Bu bir niyet işaretidir. Tabii ki, çocuklara kıyasla, yetişkinler olarak limbik tepkilerimiz daha bastırılmış olsa da, biz de niyetlerimizi ayak ve bacak hareketleriyle açık etmekteyiz.
Kişisel deneyimlerimizden, duygusal davranmanın, çoğu zaman çıkarlarımıza uygun sonuçlar oluşturmadığını biliriz. Yine de, bu şekilde davranmak her zaman kötü değildir, olaylara tepki vermeden önce bir süre beklemek ve analiz etmek, davranışlarımızı ve özellikle, duygusal tepkilerimizi yeniden düzenlememize fırsat verir. Böylece davranışlarımız, duruma daha uygun hale gelmiş olurlar. Tepki vermeyi geciktirme potansiyelimiz, olaylara karşı tarafsız bir gözle bakmamızı sağlar. Ayrıca, bize diğer türlerden daha objektif bir şekilde dünyayı tanıma gücü verir. Aslında, en akılcı çabamız olan, kişisel duygularımızla bilgiyi birbirinden ayırabilme becerisini bir şekilde kullanamasaydık, bilimi bu denli geliştiremezdik. Elbette bu durum, duygularımızın hiç olmadığı veya olaylara karşı verdiğimiz tepkilerde tamamen mantığımızı kullandığımız anlamına gelmez. Duygusal tepkilerimiz etrafımızdaki dünyayı değerlendirme ve karar verme yeteneğinizin önemli bir parçasıdır. Ancak olaylara nasıl tepki gösterebileceğimize ve neye karar vereceğimize, ilk hissettiğimiz duygularla çözüm getirirsek, sonuçtan olumsuz etkilenebiliriz. Bu duygusal tepkinin, sadece çevremizdeki diğer bireyler tarafından daha kabul edilebilir olması için değil, aynı zamanda doğru kararları vermemize ve hedeflerimize ulaşmamıza yardımcı olması için, biraz davranışı engelleme ve biraz da olumlu bir bekleme sürecine ihtiyacı vardır. Bu teori, DEHB'li çocukların akranlarına kıyasla neden bu kadar duygusal olduğunu açıklamaktadır.
Sayfa 62 - Palme yayıneviKitabı okuyor
Metaverse Felsefesi
Ancak metaverse dediğimiz şey, ki bugün henüz tecrübe ettiğimizi söylemek mümkün değil, her kes için çok benzer anlamlar ifade edecek. Eğer bizler bu yeni deneyimi birlikte keşfedeceksek, insanlık tarihine şöyle bir geri dönüş yaparsak, bu dünyada ilk kez karşılaştığımız ve yaşadığımız birçok deneyimde olduğu gibi yine hep birlikte şaşıracağız, hepimize ilginç gelecek ve hepimiz yadırgayacağız. Hatta bazen tepkilerimiz gerektiğinden fazla olacak. Resme böyle baktığımızda bugün söz konusu kavramların bu kadar hızlı bir şekilde hayatımıza girmesi, hepimizin bunları çok merak ediyor ve ilgileniyor oluşu, aslında insanın varoluşsal merakıyla çok benzer değil mi? Bebeğin ilk merakı gibi herkes bu yenilikleri, dönüşümü, dijital rönesansı merak ediyor çünkü bahsettiğimiz deneyimler herkes için yeni.
Sayfa 44 - Nemesis KitapKitabı okudu
Reklam
Davranışlarımız ve tepkilerimiz sadece sonuç olduğu için kimsenin anlamadığı bu durumu, Estes çok güzel bir benzetmeyle anlatmış: Eski yaralardan kalan öfke, şarapnel yarasının sebep olduğu travmaya benzer. Merminin darmadağın olmuş metalinden kalan tüm parçalar toplanabilir, ama en küçük parçalar içeride kalır. Çoğu çıkarıldığına göre, sorun olmayacağı düşünülür. Ama öyle olmaz. Bazı durumlarda, bu en ufak parçalar içeride dönüp durur ve öfkeyi doğuran yaranın ilk anda hissettirdiğine benzer bir sızıya neden olur. Ancak, bu kabarmanın nedeni ilk halindeki büyücek öfke değil, hiçbir zaman bütünüyle çıkarılamayan, psişede kalmaya devam ederek onu tahriş eden küçük parçacıklarıdır. Ayrıca, bu parçacıklar neredeyse ilk yara kadar şiddetli bir ağrıya neden olur.
Sayfa 243
BÖLÜM 3-KÖK İNANÇLARI BULMA VE DEĞİŞTİRME
Bilinçaltımızdaki inançlar nedeniyle tepkilerimiz bizim kontrolümüzde değildir onlar değiştiğinde her şey değişir.
Sayfa 127 - İnkılapKitabı okudu
“Duygusal tepkilerimiz okuduğumuz cümlelerle değil, düşüncelerinizle şekilleniyor. Aklınızdan bir şey geçirip ona inandığınızda içinizde ani bir duygusal tepki hissedeceksiniz. Düşünceleriniz duygunuzu yaratıyor.”
Tespit Gibi Tespit
Biliyorum ki hafızası çok zayıf bir halkız! Bizim tepkilerimiz nasıl biliyor musun? Hani kanlı ve derin bir yaranın üzerine yara bandı yapıştırırsın sonra o yara bandını değiştirmen icap eder! O yara bandını ne kadar sert ve ani çekersen acı da o kadar kısa sürer ya tam da öyle işte. Acıları çok sert ve ani yaşıyoruz, abartılı tepkiler veriyoruz ama kısa sürüyor!
Ayakların duygusal dürüstlüğü konusunda gerçek bir ders almak istiyorsanız, çocukları ve ayak hareketlerini takip edin. Bir çocuk yemek yemek için masaya oturmuş olabilir, fakat o esnada yalnızca dışarı dönüp oyun oynamak istiyorsa, ayaklarını nasıl salladı­ğını, yemeği henüz bitmemiş olmasına rağmen, yüksek sandalyesinden yere değmek için nasıl gerildiğini görebilirsiniz. Ebeveyni çocuğu yerinde tutmak için istediği kadar didinsin, çocuğun ayakları masadan uzaklaşmak için hazır durumda bekleyecektir. Gövdesi ebeveyni tara­fından masada tutulabilir fakat çocuk ayaklarıyla bacaklarını kapının olduğu yere doğru döndürmüştür bile - Bu hareketler, çocuğun nereye gitmek istediğinin açık bir göstergesidir. Bu bir niyet işaretidir. Tabii ki, çocuklara kıyasla, yetişkinler olarak limbik tepkilerimiz daha bas­tırılmış olsa da, biz de niyetlerimizi ayak ve bacak hareketleriyle açık etmekteyiz...
Sayfa 83 - Joe NavarroKitabı okudu
326 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.