En özel istediğim mümkün olduğunca düzenli bir hayat yaşamak ama dünya bu düzenleme çabalarımı sıklıkla altüst eden tesadüfi bir kaosla dolu.
416 syf.
9/10 puan verdi
Bir Kimya Meselesi - İnceleme
Adeletsiz olan dünyada her şeyi kendi başına, doğru yoldan halletmeye çalışan insanlar, özellikle de kadınlar. Bu kitap sizler için yazılmış. <Spoiler İçerir> Elizabeth Zott bu kitaptaki baş karakterimiz. Kitapta güzel olduğu vurgulanan ve kimyager olan baş karakterimiz yüksek lisansının sonlarında uğradığı cinsel istismar yüzünden
Bir Kimya Meselesi
Bir Kimya MeselesiBonnie Garmus · Altın Kitaplar · 20232,122 okunma
Reklam
_Din, yaygın bir tür ruh hastalığıdır; saplantı nevrozudur, çarpıtılmış masallardır, gerçeğin inkarı sonucu oluşan toz pembe yanılsamalar sistemidir, uydurmadır, hurafedir, putperestliktir. Bu putlar ise kendi fantezilerimizdir. Dine karşı olan şeye hakikat denir. Tanrı ise abartılmış bir baba figürüdür. _Din, ırkın karakteridir _Uygarlığı
_Totem: Kutsal sayılan herhangi bir şey. Tanrılar, putlar, uğur getiren eşyalar, dilekler, dua, kara kedi,13 sayısı vs. totemdir. Olması istenen dileklerin, kutsal varlıklar aracılığıyla yerine gelmesi için totemler devreye sokulur. Totem yapabilmek için, şans getirdiğine inanılan bir sözün söylenmesi ya da hareketin yapılması gerekir. Sözlü
Freud
_Söz ile Sihir eskiden aynı şeydi; sözlerin sihirli güçleri vardır. _Sevgi ve sinir doğru orantılıdır. _Aşk yoktur; libido vardır. Aşık insan deIidir. _Dünün mutsuz çocukları, bugünün psikopatlarıdır. _Hiçbir önerme, kendi kendisinin kanıtı olamaz. _Sanat, çocukluk tecrübelerinin büyüklüğe
Hayatın Anlamı
Peki, eğer ölüm kaçınılmazsa, eğer tüm yapıtlarımız, hatta tüm güneş sistemi bir gün yok olup gidecekse, dünya tesadüfi ise (yani her şey pekela başka türlü de olabilir idiyse), eğer dünyayı ve dünyanın içindeki insani düzeni insanlar kurmak zorundaysa, o zaman yaşamın ne gibi bir kalıcı anlamı olabilir? Bu soru çağdaş erkek ve kadınların huzurunu kaçırır ve pek çoğu yaşamlarının anlamsız ve amaçsız olduğunu hissettikleri için terapi den yardım umarlar. Bizler anlam arayan yaratıklarız. Biyolojik bakımdan sinir sistemimiz, beynin kendisine gelen uyaranları otomatik olarak belli bir sistem içinde gruplandırması esasına göre düzenlenmiştir. Anlam aynı zamanda bir egemenlik duygusu da sağlar: Belli bir örüntüden yoksun, gelişigüzel olayların karşısında kendimizi çaresiz ve şaşkın hissettiğimiz için onları düzene koymaya ve bunu yaparken de onların üzerinde bir denetim duygusu kazanmaya çalışırız. Daha da önemlisi, anlam, değerlerin ve dolayısıyla davranış kurallarının kaynağını oluşturur: bu durumda niçin sorularının (Niçin yaşıyorum) yanıtı, nasıl sorularına (Nasıl yaşıyorum?) bir yanıt getirir.
Reklam
1,000 öğeden 411 ile 420 arasındakiler gösteriliyor.