Latife teyzem 1969 yılında hasta olduğunu öğreniyor ve tedavi olmuyor. Hastalık o kadar ilerliyor ki yarası dışa vuruyor. Son dönemde Güzel bahçe Kliniği'nde çok uzun süre tedavi gördü; göğüs ameliyatı geçirdi. Ama hastalığını aileden hiç kimseye söylemedi. Bir gün babam tesadüfen öğrendiğinde, niye kimseye söylemediğini sormuş. "Ben iki kere öldüm. İlki 1925'te diğeri 1938'de. Bu hastalığın benim için önemi yok," diye cevap vermiş
Mehmet Sadık ÖKE
Sayfa 95Kitabı okudu
Latife teyzem bunun üzerine büyük bir sevinçle, " Beklerim paşam, yüzyıl olsa da beklerim" diyerek ellerine sarılarak öpmüş. " Aman çocuk,öyle şey olur mu? Sonra ben ne yaparım o yaşta " deyince paşa, kahkalarla gülmüşler.
Sıra dışı evlenme teklifi
Mustafa Kemal evlenme teklifini duvsrsaxasili duran resmin arkasına yazmış, üzerine de sarı gül iliştirerek yatağın üzerine bırakmıştı.
Latife Hanım'ın üçüncü kuşak kuzenleri Mehmet Sadık Öke ve Muammer Erboy bu sahneyi söyle anlatıyorlar:
Latife teyzem resmi görmüş,yazıyı okumuş. Ancak teklifi indan duymak istediği için bir muziplik yapmaya karar vermiş.
Latife Türk - 1932
“Dünyanın tüm kötülükleri ile yüzleştiğinde, cesaret artık görevindir.”
Sayfa 472Kitabı okudu
Hayaller gerçekleşirse, fantezi olmaktan çıkar, çıplak gerçeğe dönüşür.
Sayfa 357Kitabı okudu
Mustafa Kemal Paşa:
“Dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir. Kadın eğitilmelidir.”
Sayfa 224Kitabı okudu
Gazi:
“Yanlış da olsa harekete geçmek, harekete geçmeden atıl beklemekten iyidir.”
Sayfa 44Kitabı okudu
1930'lu yıllarda geçen bir konuşmada Makbule hanım, "Yüksek vergilerden biz de şikayetçiyiz,ağabeyim de şikayetçi,"diyerek dert yanıyor... Makbule Hanım da Paşa'nın emriyle Serbest Fırkaya giriyor. Propaganda gezilerinde, "Vergileri indireceğiz hatta toptan kaldıracağız," deyince Paşa Makbule Hanım'a çok kızıyor, "Vergisiz devlet olur mu? Sen nasıl böyle bir şey söylersin? diyor ve Makbule Hanım'ı İstanbul'a yolluyor.
Sayfa 397 - Pegasus yayınlarıKitabı okudu
Bütün yabancı gazeteciler, Latife Hanım'a da "Bayan Kemal"diye hitap ederler o zaman. Çünkü Mustafa Kemal öyle söylenmesini istiyor.
Sayfa 344 - Pegasus yayınlarıKitabı okudu
Soyadı kanunu esnasında Paşa Tarım Bakanına bir sebepten dolayı kızmış. O sırada da bakan Paşa'dan kendisine soyadı vermesini istemiş. Paşa da "senin soyadın eşek olsun", demiş.Bakan, "Aman paşam nasıl olur"deyince, Paşa "Sen Tarım Bakanı değil misin? Toprağı eş,ek," demiş.
Sayfa 280 - Pegasus yayınlarıKitabı okudu
Rahmetli Bülent Ecevit'in "Vahdettin vatan haini değildi", dediği zaman başına gelenleri unutmamak gerekir.
Sayfa 103 - Pegasus yayınlarıKitabı okudu
Anafartalarda Albay Mustafa Kemal siperdeyken, bir şarapnel parçasının sağ gözüne çarpması ve saatinin onu daha ağır bir yaralanmadan korumuş olması ile ilgili hikaye zaman içinde sol göğse kalbin üstüne çarptı diye değiştiriliyor ve okullarda öğretiliyor. Hatta Atatürk'le ilgili en kapsamlı psikolojik biyografileri yazanlar bile, bu anlatılardan yola çıkarak, bu ölümden kurtulmanın Gazi Paşa'da ölümsüzlük hissini tetiklediğini yazabiliyorlar. Oysa Mustafa Kemal Paşa, bu hikayeyi anlatırken her zaman sağ göğsüne şarapnel parçası çarptığını, omega saatinin paramparça olduğunu ve sağ göğsünde hafif bir leke izi kaldığını söylermiş.
Sayfa 52 - Pegasus yayınlarıKitabı okudu
Mustafa Kemal'in asıl beğendiği lider meşhur Alman mareşali devlet adamı Hinderburg imiş. Hinderburg için kalbinin, ruhunun ve mantığının aynı olduğunu söylermiş.
Sayfa 44 - Pegasus yayınlarıKitabı okudu