Daha önce hiç tanışmadık. Adını bile duymamıştım. Edebiyat dünyasında Gamlı Baykuş lakaplı bir yazarmış. Nasıl olmasın ki?
Bu dünyanın acı gerçekliğinden sıkılıp uzun süre psikolojik destek almış.
Kitap çocukluğunun soğuk geceleri isimli olsa da , kısa bir otobiyografi gibi. Çocukluğundan ailesinden, fazla disiplinli babasından, çalışkan annesinden bahsederken ihmal edilmiş bir çocuk görüyoruz. Bu ihmalkarlik onun hayatının sınavı oluyor ve hiç bir zaman tam anlamıyla kendini değerli hissetmiyor. Sık sık ölümü düşünüyor hatta deniyor. Kendi kendine başarısız olsa da erken yaşta kaybettiğimiz bir yazarımız. Açık açık olay anlatmıyor , bazı kısımlar hayal gerçek arası ama duygu dünyası konusunda ciddi bilgi veriyor. Çocukluğu,ailesi,ilk aşkı,ilk arkadaşı hepsinden biraz var. Herkesin ona kattıkları ondan aldıkları. Sık sık iç ve dış diyalog hâlinde bir sohbet havasında bir roman. Hiç kimseyle tamamlanamayan Paris'ten İstanbula bir hayat. İlk romanı olduğunu düşünürsek hiç de fena sayılmaz.
Aynı zamanda dönemin siyasi havası uğradığı işkenceler de kitapta dikkat çeken başka bir ayrıntı. Okunası...
#cocuklugumunsogukgeceleri
#tezerozlu
Alfa Kitap
