Kadınların yarısının doğumda, çocukların üçte ikisinin beşikte öldüğü, salgınların yetişkinleri kırıp geçirdiği, kilise öğretilerinin insanları öbür dünyaya gitmeye hazırladığı ve çarmıha gerilme, din şehitleri, mezara gömülme, kıyamet günü gibi konularla dolu sanat eserlerinde sürekli olarak ölümün tasvir edildiği bu asırlarda, insanlar ölüm fikrine aşinaydı ve sadece sıradışı bir ölüm şekli onları duygulandırabiliyordu.