Bir aslanı gün boyu takip etseydiniz ve aslanın yaşamak için verdiği mücadeleye tanık olsaydınız ,günün sonunda bu aslanın bir ceylan yakalayıp yemesi sizi mutlu ederdi.Aynı hikayeyi ceylanı takip ederek başlasaydınız ve ceylanın yaşamak için verdiği mücadeleye tanık olsaydınız,günün sonunda bu ceylanın bir aslan tarafından yenmesi sizde bir öfke uyandırırdı.Yani başlangıç noktasını farklı seçersen aynı olay kişide iki farklı yargı oluşturabilir.Bu yüzden kişinin içindeki adalet duygusu, hangi hikayeyi nekadar süreyle takip ettiğine bağlıdır.
A GLANCE AT JUSTİCE
If you follow and observe a lion all day long and witness its struggle to survive, at the end of the day, it will make you happy to see it catch and eat a gazel. If you start the story by following and observing a gazel and witness its struggle to survive, at the end of the day, it will make you furious to see it being eaten by a lion. In other words, if you choose the starting point different, the same occasion will create two different judgements inside a person. So, the justice sensation inside a person depends on which story he/she follows and how long he /she follows it. (Serdal Özdemir)
Merhaba Sevgili 1k okurları, sizler için özenle hazırlamış olduğum belgesel listesini paylaşıyorum. Tavsiye ettiğim belgesellerin hepsi izlenmiş ve kaliteleri onaylanmıştır. :)
İlk liste son 2 ay içerisinde izlemiş olduğum belgeselleri, İkinci liste ise geçmişten günümüze kadar izleyip, beğendiğim belgeselleri kapsıyor. Belgeselleri
Dönüp yürümeye başladığımda, filmlerin finallerinde olduğu gibi, sırtımda sanki THE END, yazacaktı.
Dönüp baktım; yazmıyordu. Yaşama devam etmek zorundaydım.
Liste Babil.com'da Türkçe olarak yayınlanmıştı. Lakin artık Türkçesini bulamıyoruz ne hikmetse. Küçük-büyük harf sıkıntısını düzeltmek isterdim lakin uğraşamayacağım, bu listeyi bulurken de çok uğraştım. İngilizcesi hizmetinizde arkadaşlar, buyurunuz. :)
never let me go – kazuo ishiguro
... dönüp yürümeye başladığımda, filmlerin finallerinde olduğu gibi, sırtımda sanki THE END, yazacaktı. Dönüp baktım; yazmıyordu. Yaşama devam etmek zorundaydım.
Ben ne okudum, neler okuyordum ve bu nasıl bir sondu arkadaşlar! Bu kitapta, anlam bulamamış veya hala anlam arayışı içinde olan ya da kafasında bazı anlamlar yükleyen okurlara bu incelememi paylaşmak istiyorum. Neden istiyorum bilmiyorum. :) kitabı kapatınca zihnimin içinde "ince elenmeye hak kazanılmıştır." diye bir yazı canlandığından
"Bence bir kimse başka bir kimseye dar gününde yardım ederse, sövmezse, kötü söylemezse, her işe burnunu sokmazsa, Tanrı'nın adını da küçük' t' ile yazmazsa işini sağlama bağlamıştır. "
“Ve birgün yalnız kaldım. O zaman bir şeyi anlamıştım. Sessizlik aslında çok gürültülü bir şeymiş. Resmen sağır ediciydi...”
🎥 The End of The Fucking World