Kuş ölüsüne çok az rastlanır, değil mi? İz bırakmadan yok oluverirler.. ağırlıkları yoktur, hafiftirler.. hafifcecik.. biz de öyle olsaydık ya. ..
Sayfa 41 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
“Seni tanıyamadım” dedi Dev, “bugünlerde çok ağladığım için gözlerim öylesine yorgun ki.”
Reklam
''Sevginin diktatörlüğünden daha yırtıcı ve kıskanç olanı var mıdır acaba.? Sevgiye bir de zayıflık ve çöküntü eklenince o yalnız nefreti değil ilgisizliği bile yenebilir. İnsan onun pençesinden kurtulamaz, hayvanlar bile çok zor kurtulurlar. Ona silâh işlemez çünkü, yadsımayı bile etkisiz bırakmanın yolunu bulur. Bütün bunlara bir hayvanın dilsizliğini, derdini anlatamayışını kat. Bu suskuya, en kurnazca bir görüş açısına değil de, tüm kişiliğe yönelmiş bir suskuya nasıl karşı durulabilir.?''
''Bir başka gün de Parti hücre sekreterine, bir politik tutuklunun suçsuz karısını açlıktan öldürmenin, sosyalizmin çıkarları açısından kesinlikle gerekli olup olmadığını sordu.''
''..hangi genç erkek kur yaparken kendisine kızıp tokatlayan bir kıza vurmaya kalkar.? Her neyse, Niki'yle geçirdiği yıllar boyunca Bayan Ancsa, bir tek erkek köpeğin bile ona kaba davrandığını, ya da ısırdığını görmedi; üstelik bazen bir kemiğin paylaşılması, yani kendini koruma içgüdüsünü işe karıştıran bir olay ortaya çıkıyor, yine erkek köpeklerde hırlama bile duyulmuyordu.''
''Başkalarından, kendi yapamayacağı şeyleri beklemek insan yaradılışının bir parçası olmalı; sevgi bencilliği, sevecen ve anlayışlı kadın ruhlarının bile oran duygusunu yitirmesine yol açabiliyor.''
Sayfa 81 - (Sayfa: 81-82)Kitabı okudu
Reklam
33 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.