''Ertesi akşam köpek Ancsa'yı her zamanki gibi durakta, durumunun elverdiği kadar zıplayarak karşıladı. Kendisini hoşgörmeyeni hoşgörüyordu anlaşılan. Hem ne vardı ki hoş görülecek.? Kuşkusuz, insan olarak doğmama suçu. Hayvanlar yalnızca, dünyanın efendisinden yaşama hakkını satın aldıkları zaman, dünya tarihinin bu en korkunç ilk suçu için acıma görebilirler. Bazısı yağı, bazısı sütü, bazısı da gücüyle satın alır bunu; bazıları da insan beğenisini okşayan güzellikleriyle. Fakat hiçbir işe yaramaz genç bir dişi teriyer, savaşta yıkılmış, acınacak kalıntılar üstüne yeniden kurulmaya çalışılan Macaristan'ın insanlarına şu 1948 yılında ne verebilirdi ki.?''
''..kendini sevmekten iyice arınmış bir sevgi var mıdır ki.?''
Reklam
158 syf.
·
Not rated
·
Read in 18 hours
Kitapta Budapeşte'de geçen 3 öykü yer alıyor. Kitaba adını veren "Dev" isimli hikaye en uzunu. Cüssesi büyük fakat kalbi yumuşacık İstvan Kovacs, onun sevdiği kız Juli ve etraflarındaki komşular arasında dönen bir hikaye...savaşın getirdiği "açlık" ön planda ki bu da dev ile Juli'nin hayatına etki ediyor. "Aşk" adlı hikayede hapisten yeni çıkan bir adamın evine dönüşü yer alıyor "Tuğla Duvarın Arasında" adlı hikayede de bir fabrikadaki ufak hırsızlıklar ve bunların ağır sonuçları, kösele çalan bir adamın intiharı yer alıyor. Bir çırpıda okunabilecek bir kitap. Sahafta kitapları karıştırırken denk geldi. Varlık Yayınları'nın 1968 baskısı. Yayınevinin pastel renkli kapakları olan bu "Büyük Eserler Kitaplığı" serisi hoşuma gitti. Çevirileri de iyi olunca ilgimi çeken kitaplarını denk geldikçe alacağım.
Dev
DevTibor Dery · Varlık Yayınları · 196818 okunma
''Hasta bir hayvanın görünüşü, hasta bir adamın görünüşünden daha acıklıdır, çünkü o ne yardım isteyebilir, ne de yapılan yardımı gönüllü olarak kabullenir. Hastaneye sığınacağına, iyileşmek için kendi içine kapanır.''
''Başkalarından, kendi yapamayacağı şeyleri beklemek insan yaradılışının bir parçası olmalı; sevgi bencilliği, sevecen ve anlayışlı kadın ruhlarının bile oran duygusunu yitirmesine yol açabiliyor.''
Sayfa 81 - (Sayfa: 81-82)Kitabı okudu
''Canları çıkıncaya kadar da çalışsalar, ne bu asalak bürokratlar topluluğunu doyurmaya, ne de bunca perdeleri inik otomobilin harcamalarını ödemeye yeterdi ürettikleri. ''Konuşmak çok tatlı bir şey, fakat güzel bir biftek de o kadar kötü değildir.! sözleri gelivermişti dudaklarına; fabrikada bir parti militanları toplantısında bu sözleri büyük bir alkışla karşılanmış, bu alkışlar hemencecik susturulmuştu.''
Reklam
Geri13
38 öğeden 31 ile 38 arasındakiler gösteriliyor.