'' Bakın , sizden hiçbir şey çalmadım! Evet , burada son derece pahalı aletler var ama bana hitap etmiyor. Ben altın ve pırlanta gibi mücevherler üzerine çalışıyorum , '' diyerek gülümsedim. Esprimi gülünç bulmadığı seğiren çenesinden belliydi. Adam beni resmen varlığıyla azarlayıp , tokat atmıştı. Bana bakarken duyduğu öfke ve gerginlik yetmezmiş gibi bir de beni odasında basınca , aramızın hiçbir zaman düzelmeyeceği kesinleşti. Ah , ne umuyordum ki onunla okeyde üçüncü ve dördüncü olmayı mı? Tuna Üstüner ve ben ancak mahşer meydanında bir araya gelecek iki kişiydik. O da mecburiyetten!
"bir adam tanıdım, kafasız bir kadına yaşamının yirmi yılını verdi. her şeyi feda etti ona; dostlarını, emeğini, dürüstlüğünü bile.. ama bir akşam, kadını hiç sevmemiş olduğunu anladı. canı sıkılıyordu, hepsi bu. insanların çoğu gibi canı sıkılıyordu." tokat gibi resmen, oturup üstüne bir süre düşünmüştüm ilk okuduğum vakit.
23 öğeden 21 ile 23 arasındakiler gösteriliyor.