Üstelik bugün, geçmişte de olduğu gibi, güvenle kabul edilen ve dış baskılarla sürdürülen dinin öğretileri, bu öğretilerin aksine ayakta kalmaya devam eden yaşam tecrübelerinin ve bilgilerinin de etkisiyle yavaş yavaş etkisini yitiriyor. Çocukluklarından beri dayatılan dini öğretilerden içlerinde hiçbir iz kalmamış olmasına rağmen, insanlar çoğunlukla inançlarının zarar görmediğini hayal ederek yıllarca yaşıyorlar.
Tolstoy
“Yüksek sosyetenin gözünde mutlu geçmiş hayatım boyunca, onların öğretileri adına maruz kaldığım ıstıraplar, İsa adına şehit düşen iyi birinin ıstıraplarına bedeldir. Başta ayyaşlığım ve öğrencilikteki sefih yaşantım olmak üzere, düellolar ve savaşlar dahil, hastalığa ve bugün içinde yaşadığım doğa karşıtı koşullara varana dek, hayatımın en çetin anları; yüksek sosyete uğruna şehit düşmüş birinin çektikleridir.”
Reklam
96 syf.
7/10 puan verdi
Bir klasik daha bitti!!!
Benim kanaatimce oldukça güzel öğretileri var ancak biraz “ortodoks propagandası” gibi geldi. Galiba ateist birinin bunu okurken hayat öğretilerini tanrıyla açıklanmasına maruz kalması pek keyif verici olmazdı.
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019190,5bin okunma
Şamil, saldırmayı bildiği gibi geri çekilmeyi de biliyor ve kendine güvenini kaybetmiyordu. Geri çekilme emri vermesi, aşiretlerin gözündeki itibarına gölge düşürmüyordu. Savaşta böyle iniş­li çıkışlı durumlar olurdu. Rusların safına geçip sonra yeniden Şamil'e katılan aşiret mensuplarına, dönek gözüyle bakılmazdı. Böyle birçok durumda
Kişisel okurluk tarihimdeki en büyük vasatlığım; şüphesiz ki
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
okumaya
Karamazov Kardeşler
Karamazov Kardeşler
’den başlamaktı. Bu akıl almaz bir meydan okumaydı bunun altından kalkamamıştım. Ve haliyle Dostoyevski’yi “anlaşamadığım yazarlar” kervanına katmıştım. Halbuki
Lev Tolstoy
Lev Tolstoy
okumayan en ince en basit klasiklerinden başlayıp adım adım
Anna Karenina
Anna Karenina
’ya yürümüştüm. Temelleri sapasağlam bir bina gibi inşa etmiştim Tolstoy evrenimi. 1000 sayfalık Karenin’i bile bitirdim artık önümde kimse duramaz deyip bodoslama girdim Karamazov’ların ormanına ve çıkamadım. Yetmezmiş gibi bir de uçurum soktum Dostoyevski ile arama. Bu akşam yine Karamazov Kardeşler’den çizdiğim satırlara gömüldüm. En çok da “Büyük Engizisyoncu”da çizdiklerime. Kendimi inşa etme yolculuğumda her bunaldığımda yaptığım gibi. Sanki zaman tersten akmış da
Étienne de la Boétie
Étienne de la Boétie
’nin,
Platon (Eflatun)
Platon (Eflatun)
’un,
Sokrates
Sokrates
’in,
Marcus Aurelius
Marcus Aurelius
’un öğretileri bu kesitten doğmuş gibi. Ne zaman okusam aynı şeyi söylerim; Eğer koca bir insanlık tarihini birkaç sayfaya sığdırmak gerekseydi bir Karamazov Kardeşler’deki Büyük Engizisyoncu bir de Platon’un mağara alegorisi buna yeterdi. Ve bir Büyük Engizisyoncu bana yetti Dostoyevski’yi gönlümün tahtına oturtmaya. Koca 1000 sayfada hakkı ile anlayabildiğim belki tek bölümdü. Vakit var hala, ve sabrım da var, kaderin ilmeklerinden birinde Dostoyevski ile yollarımızın yeniden kesişeceği günleri beklemeye. İyi okurlar bilir, okumak her zaman yazarla buluşmak demek değildir.
Geçmişte olduğu gibi bugün de güvene dayalı kabul edilen ve dış baskılarla sürdürülen din öğretileri, bu öğretilerle çelişen hayat tecrübeleri ve bilgi birikiminin etkisi altında zamanla solup gitmektedir.
Sayfa 8 - Ren Kitap
Reklam
İnsanlar herkesin yaşadığı gibi yaşıyor, fakat yine de bu insanların hepsi din öğretileriyle hiçbir alakası olmayan ve çoğunlukla bu da öğretilerle çelişen prensiplere göre yaşıyor. Din öğretilerinin hayatta bir yeri ya da insan ilişkilerinde bir rolü yok, kısacası hayatı yaşarken hiçbir etkileri yok. Din öğretileri başka bir diyara bırakılmış, hayattan ayrı ve bağımsızdır. Şayet birisi bunlarla karşılaşmak zorunda kalırsa, hayatla bağı olmayan yüzeysel bir olgudan ibaret olduğunu mutlaka görecektir.
Sayfa 7 - Ren KitapKitabı okudu
Bazıları çocukluğundan beri kendisine verilen dini öğretileri hala bozulmamış olduğuna inanır . Oysa geçen zaman zarfında kişinin içinde inancından eser kalmamıştır .
128 syf.
·
Puan vermedi
Deccal
Deccal
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
Nietzsche'nin insanlığın değerlerinin çöktüğünü ve en yüksek arzularının yozlaşmış değerlerin özeti olarak ifade ettiği düşüncesi, onun felsefesinin temel taşlarından biridir. Ona göre, insanlar içgüdülerini yitirmiş ve kendi zararlarına olanı tercih etmişlerdir. Bu yozlaşma, nihilist değerlerin hakim olmasıyla ortaya
Deccal
DeccalFriedrich Nietzsche · Tutku Yayınevi · 20163,989 okunma
Yağmur suyu oluklardan aktığı zaman bize sanki su oluktan geliyormuş gibi görünür. Fakat aslında su semadan düşer. İşte veliler, din büyükleri, filozoflar, faziletli kimseler ve âlimlerin öğretileri de böyledir. Verdikleri bilgiler ve öğretileri bize onlardan geliyormuş gibi görünür. Hâlbuki aslında o bilgiler ve öğretiler bize doğrudan Allah'tan gelmektedir.
Reklam
Din öğretilerinin hayatta bir yeri ya da insan ilişkilerinde bir rolü yok, Kısacası hayatı yaşarken hiçbir etkileri yok. Din öğretileri başka bir diyara bırakılmış, hayattan ayrı ve bağımsızdır.
• Birçok eleştirmen, sanatın temel özelliklerine değil, eserdeki ahlâksızlık oranına dikkat eder. Bunlar genellikle, halkçı görünerek, sanatın temel özellikleri dışına çıkan eserlere, cinsellik içeren çalışmalara, yoksulluk edebiyatlarıyla süslenmiş hikâyelere önem verirler. Eleştirmenler sanata bir şey katamadıkları gibi, sağlıklı bir eleştiri
İnsanlar herkesin yaşadığı gibi yaşamaya devam ediyorlar. Fakat sadece inancın öğretileriyle alakası olmayan prensiplerle değil, aksine, bu öğretilere ters düşen prensiplerle hayatlarını sürdürüyorlar. İnancın öğretilerinin hayatta yeri olmuyordu. İnsan ilişkilerinde de hiçbir zaman ortaya çıkmıyorlar. Basit şekilde, hayatı yaşarken hiçbir etkileri olmuyor. İnancın öğretileri hayattan kopmuş, ondan bağımsız olarak başka bir dünyaya bırakılmıştı.
Geçmişte olduğu gibi bugün de güvene dayalı kabul edilen ve dış baskılarla sürdürülen din öğretileri, bu öğretilerle çelişen hayat tecrübeleri ve bilgi birikiminin etkisi altında zamanla solup gitmektedir.
Sayfa 8 - Ren YayınlarıKitabı okudu
Resim