Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İçimde güzelhayvan sesleri...
Ahlaki olsun olmasın, var olan tüm değer yargılarını alt üst me çabalarıma şaşmamalı.
Reklam
Biliyor musun kendimi başkalarının görebildiği gibi görmeyi çok isterdim.
"Yaşadığım her şeyi bir yorgana işleyip sonra onu üstüme örtmek isterdim."
"Yakında bir yerde bir kadın bir adama âşık oldu."
Reklam
Süper Lego- Büst İnsan:)) Oğuzatayıanımsatangillerden...
Edip Güneysu yaklaşık altı yıldır, bilişsel psikoloji alanında çığır açacağına inandığı bir makale üzerinde çalışıyordu. Bu makalede insanın öğrenme, anımsama, düşünme ve konuşma gibi zihinsel faaliyetleri yerine getirirken bedeninden bağımsız bir şekilde davranmasının söz konusu olmadığını iddia eden Güneysu, bireylerin el, kol, bacak, kafa gibi aslında birbirinden bağımsız görünen bedensel parçalarının da düşünsel faaliyette önemli birer rol oynadıkları görüşünü ortaya atıp insan zihnini id, ego ve süper-ego olarak üç parçaya ayıran Freud'un düşünce sistematiğiyle Nietzsche'nin üstinsan kavramını yalnızca birleştirmekle kalmayıp bir adım öteye de taşıyarak insanı Süper Lego adını verdiği -tuttuğu yüzlerce sayfayı bulan notlarının kimi bölümlerinde Büst İnsan olarak da geçmekte- bir kavramla nitelendiriyordu. Ona göre insan-yani Süper Lego- egosunun isteklerine boyun eğmek isteyen parçalarını toplumsal normlara göre davranmaya devam etmeleri için hiç ara vermeden kontrol etmek zorunda olan fakat bastırmaya çalıştığı bu dürtülere aslında kendisi de uymak istediğinden sürekli ikilem içinde yaşamaya mahkûm bir varlıktı.
Ne zaman bir birey olarak üzerinizde "zorlayıcı", sizin tarafınızdan belirlenmemiş bir etki ya da bir şey görürseniz, işte o toplumdandır. Durkheim
Reklam
İşte Öyle Bir Şey...
Tarifi zor duygulara kapıldım, Hani soğuk bir kış günü, hiç beklenmedik bir anda karşılaşılan eski sevgili tamamen rastlantı eseri en çok üşümüş olan yerinize, sözgelimi burnunuza dokunuverir de içiniz ısınır ya..
Oysa ben değil miydim her şeyi bilip her şeyi gördüğünü düşünen? Kendini tanrı sanan bir tuhaf bukalemun değil miydim ben?
Yeşilliklerle çevrili yolda yürümeye devam ettim. Yeşerdim. Kuşlar, ağaçlar, kediler, börtü böcek falan... Hoş şeyler bunlar, dedim kendi kendime. Yeşilin olmayan tonlarına büründüm. Deli yeşili, çekip gitme yeşili, bana mı dedin yeşili... Her biri ayrı güzeldi. Hoşlandım. Burada olmalıyım dediğim yerlerde olmamam gerektiğini hissettim sonra. Betim benzim attı. Sarardım.
Dostluk bir insanın bir diğeriyle kendi belleğinin bir parçasını paylaşmasıdır...
Göreve başladığımda hissettiğim:DD
Ülkenin geleceğini kendi ellerimle hamur gibi yoğurma fırsatı verildi bana.
334 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.