Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İnsan ve hayat
Uzun bir zamandır yazmak isteyip yazamadığım bir süreç oldu. Hayatın akışı içerisinde bazen yapmak istediklerimizi erteledikçe çoğunlukla gerçekleştirmek istediğimiz ne varsa sanki daha da uzaklaşıyor bizden. Birazda bu düşüncenin etkisiyle tam bugün artık yazmaya başlamalıyım dedim kendi kendime. İnsan ve hayat konusunu - çokça geniş bir konu
otobüs filmi
Tunç Okan’ın 1974 yılında çektiği Otobüs filmi, Stockholm’a getirilen bir grup yasadışı göçmenin yaşadıklarını görselleştirmiş, Avrupa ve Türkiye arasındaki zihinsel ve kültürel uçurumu görünür kılmaya çalışmıştır. Film karşılıklı ötekileştirme pratiği çerçevesinde incelenmiş, gelenekselden moderniteye göç ve toplumsal değişim süreçleri açısından içerik analizine tabii tutulmuştur. Bu bağlamda ötekinin yaşam dünyasına duyarsız, ayrımcı, dahası yabancı düşmanı bir Avrupalı portresi çizilmektedir. Ayrıca filmde, madun Türkler damgalanır, vahşileştirilir ve giderek toplumsal yaşamdan soyutlanarak yok olurlar. Sonuç olarak, yönetmen bazen Türkleri oto-oryantalist, bazen de Avrupalıyı oksidentalist bir bakış açısıyla tanımlamaktadır.
Reklam
Çağa Ayak Uyduramayan Eğitim Sistemimize Bir Bilenden Öneriler
Ebeveynler, çocuklar, eğitmenler… Soru işareti çok, tartışmasız geçen gün yok. Akılda hep aynı soru: “Eğitim kötüye mi gidiyor?” Bu sorunun yanıtını PISA sınavlarını dizayn eden ve hâlâ OECD PISA Direktörlüğü görevini yürüten Andreas Schleicher’ ile yapılan bir röportajda bulmaya çalışalım… – Başarılı eğitimin anahtarı ne? Her çocuğun
1) KÖY ENSTİTÜLERİ MESELESİ
Kimine göre Türk aydınlanması kimine göre fitne çukuru. Ama herkesin hemfikir olduğu bir gerçek varsa o da Köy enstitülerinin Türk Tipi olduğu ve çok sayıda başarılı insan yetiştirdiğidir. 17 Nisan 1940 yılında kurulan, Köy Enstitüleri’nin kuruluşundan bu yana 79 yıl geçti.Cumhuriyet çocuklarıydı onlar. Tarıma, bilime, üretime en çok da
Her kadın, 8 Mart'ta kendi içinde bir direnişin baş kahramanıdır. Bu özel gün, kadınların eşitlikle örülü bir geleceğe yürüdüğü kutlu bir yolculuktur. Toplumsal değişim için birlikte mücadele etmenin ne kadar değerli olduğunu hatırlatır bize. 8 Mart, kadınların yüreklerinden yükselen bir şarkıdır; eşitlik, adalet ve özgürlük notalarının bütünleştiği bir senfoni gibidir.
Gelişen ve Değişen Dünyada Kadının Yerini Unutanlara..
"Toplumsal ölçekte baktığımız zaman, değişimin gelişimi, gelişimin değişimi getirmesine örnek olarak, insanoğlunun toplayıcılıktan bugüne geldiği süreçte kadın-erkek ilişkilerinden de örnek verebiliriz. Toplayıcılıkta kadın erkeğe hizmet etmektedir. Avcılıkta kadın, erkeğin getirdiği avı erkeğin yiyeceği hale getirmekle hizmetine devam etmektedir. Tarla işlerinden gelen erkeğine kadın aşını yapmak zorundadır. Evine ekmek getirmek için erkek işe çıkarken kadın çocuklarına bakmak, yemek yapmak zorundadır. Kültürün ve geleneklerin getirdiği kısıtlamalar ya da ritüellere göre yaşamların şekillenmesi sebebiyle kadın erkekle aynı görülmemiştir. Ancak değişimin yani kadına seçme ve seçilme hakkı getirilerek ortaya atılan reformla birlikte kadının toplumdaki yeri değişmiş ve değişimler ardı sıra çoğalarak kadının erkek karşısındaki değeri de gelişmiştir. Kadın bugün anneden öte; artık milyarlarca lira ciro elde eden büyük şirketlerde CEO, milyonlarca insanın güvendiği milletvekili, başbakan, cumhurbaşkanı… Kadın artık savaşta komutan, ar-ge’de mühendis, dijital dünyayı yöneten algoritma mimarı, kadın bugün hem anne, hem de en büyük eğitmen. Bugün toplumda kadın, erkek doğmadığı için diri diri gömülen değil ameliyathanede can kurtaran cerrah!.. Bu bağlamda kadının toplumdaki gelişimi, geçmişten bugüne kadın için uygulanan politikaların ve reformların yani değişimlerin ürünüdür. Ve bu ürünler geliştikçe değişime ihtiyaç duymuş ve arz-talep dengesiyle değişim gelişimi getirdikçe gelişim de değişime gebe olmuştur, olmaktadır." -Burak Dağkılıç
Reklam
Toplumsal değişim ve dönüşüm ancak yetişkinlerin eğitimi ile olur.
Mutluluğun 5 Formülü Falan Olmaz...
İnstagramda "değişim psikoloğu" olarak kendisini tanımlayan kişinin bir videosunun altına ben ve arkadaşım yorum yazdık.Yazdığımız yorumlar da kaldırıldı. Keşke silmek yerine güzel cevap verseydi. Mutluluğun 5 formülü 10 formülü olmaz, her sorunu çözerim diye bir şey de olmaz. Her derde deva ilaç yaptığını sananlarla her derde çözüm bulduğunu iddia eden psikolojik yaklaşımlar birbirine paraleldir ve gerçeklikle ilgili değildir. Psikolojik sorunları toplumsal sorunlardan bağımsızmış gibi ele almak gülünçtür ve suistimale açıktır... Örnek vermek gerekirse enflasyonun bu kadar yüksek olduğu bir toplumda ne ilaçla ne de terapi ile insanları iyileştiremezseniz... İyileşmek de neymiş 😀😀 Benim yorumum: Toplumumuzun yeni adı: Kaygı Çağı ... Kesitsel bakıldığında çözülürmüş gibi duran sorunlar, boyutsal bakıldığında o kadar da çözülmüş gibi durmuyor. Nereden biliyoruz? Çünkü çok fazla çözüm yolunun olduğunun iddia edilmesine rağmen "Anksiyete Bozukluğu" tanısı her geçen gün artmakta. Toplumsal meseleler çözülmeden kişinin kaygısı kolay kolay çözülmez. Arkadaşım yorumu: Ruhsal kaygı çözülmeden önce anlaşılması gereken bir durumdur. Neye yanıt olarak var olduğu, ne anlattığı; duygusal, ruhsal ve bedensel olarak anlaşılmadan bir kaygıyı çözmeye girişmek ancak onun farklı bir ruhsal zorluğa dönüşmesine neden olur. Psikoterapide böyle kesin çözümler sunmanın bilimsel bir tarafı da yoktur. Meslektaşlarımın mutluluğun 5 formulü, üzüntünün 3 çözümü gibi videolarını maalesef üzülerek takip ediyorum. -20.10.2022
Her "Değişim" Bir "Gelişim" midir ?
Yer yüzünde var olan her şey, varyasyona uğrar . Buna canlı yaşamından tutunda canlı yaşamını doğrudan veya dolaylı yoldan etkileyen kültürel ya da fizyolojik her şey dahildir. Bu durumu kültür bazında değerlendirecek olursak, geçmişte varlık veya düşünceleri sembolize eden kavramların zamanla değişime uğradığını, anlam bakımından her ne kadar
Korona günlerinde EĞİTİM’i yeniden düşünmek!
Dünya değişiyor, dönüşüyor, modernleşiyor derken yeni bir evreyle yüz yüze geldik. Bu sefer bütün insanlığı belki de bütün evreni ilgilendiren yeni bir merhale… Yani evrensel bir vaka… Ama her geçen gün bu vakanın oluşturduğu hasarın boyutları daha da belirginleşiyor. Büyüdükçe büyüyor bu felaket!... Dünya genelinde yaşanan global bu
403 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.