Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gemini yürütürsen, kaptansın. Çünkü devir, gemisini yürütenlerin devri. Korkma, dayan.
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
"Okumak, yazmak, mektep, eğitim bütün bunlar gaye değildir, vasıtadır. Gaye, halkın dirliğini değiştirmektir. Onu, doğayla, tabiatla savaşında silahlandırmaktır. Teşkilatlandırmaktır. Tabiata hakim kılmaktır. İnsanoğlunun asıl hürriyeti budur. Yoksa orman tükenir, sular kurur, toprak akar ve insanın, yaratıldığı günden beri tabiatla süregelen savaşında insanoğlu yenilirse, midenin azgınlığı, kafanın değerlerini yutar. İnsan hayvanlaşabilir...."
- Atatürk bir ihtilalci miydi? - Hayır, bir inkılapçı, bir islahatçıydı. İhtilal kısa vadeli, geçici bir müdahaledir. İnkılap, toplumun yapısını, uzun bir süre boyunca değiştiren, ona eski müesseseler yerine yeni müesseseler getiren, aydın bir önderin, bir önder kadrosunun disiplin ve heyecanından gıda alan bir toplum hareketidir. Atatürkçülük buydu.
Sayfa 254 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Bir ana gülümserken yorgun ve güzel Yüreği müjdelerle tüy gibi hafiflerken, Orda, bir çocuk doğar sımsıcak dünyamıza Burda ben... Dal nasıl, yaprak nasıl, ekin nasıl büyürse Toprak nasıl uyanırsa bir incecik yağmurdan Orda bir çocuk büyür yumak yumak bir nurdan, Burda ben...
408 syf.
·
Puan vermedi
Ekmeksizköy Öğretmeni, dünyanın her tarafına yayılmış binlerce, milyonlarca adsızdan biridir. O da başkaları için çalıştı. Ama kendisi için yaşadı ve kendisiyle doydu.
Toprak Uyanırsa
Toprak UyanırsaŞevket Süreyya Aydemir · Remzi Kitabevi · 2023426 okunma
Reklam
- Peki ama, bu Hafızlık, İmamlık nasıl oluyor? İmamlık için bir şeyler bilmek lazım değil mi? - A efendi, sorduğuna bak. Lazım olmaya lazım. Ama şimdi şehirlerde ipini sapını koparan, köylere hoca, imam, üfü­rükçü diye dağılır. Ben, bir aralık Kur'an kurslarında sürttüm. Sesim güzel olduğu için köylere mevlüt, ilahi okumaya da götü­rürlerdi. Ama bu sefer burada kötü kapandık. Hoş, uzun boylu bir işim de yok ya. Köylü de benden pek bir şey beklemez. Ölü kaldırır, ezan okur, namaz kıldırırım. Zaten camiye, dostlar alışverişte görsün diye gelirler. İçlerinden kaç tanesinin doğru dürüst abdesti olduğunu Allah bilir.
Anadolu'da ziyaret yerlerinde yatan ermişlerin çoğu, bu topraklarda birbirini kovalayan tarih devirlerine göre ad ve kimlik değiştirmişlerdir. Çünkü kutsal mezarlara her toplumun ihtiyacı vardır. Aslolan, ermişin kişiliği değildir. Onun içindir ki, kutsal ziyaret yerlerinde yatanların, çoğunlukla ne adı, ne sanı bellidir. Değişen devirlere, yerleşen inancalara göre, kamu inanışı onlara ad ve kimlik vermiştir.
Sayfa 52 - Remzi KitabeviKitabı okudu
… -Peki ne yapalım hocam?.. İş söze gelince biz aydınlar bütün düğümleri çözeriz. Ama gerçeğin karşısında hepimiz bu düğümleri görmemezlikten gelmekten başka ne yapabiliriz ki?
Sayfa 93 - Remzi KitabeviKitabı okudu
859 öğeden 571 ile 580 arasındakiler gösteriliyor.