-ASHES TO ASHES, DUST TO DUST.
-Topraktan geldik toprağa döneceğiz.
-Em ji axê hatin em ê vegerin axê.
Bu kitap...
Şiirsel bir dil. 360 sayfalık şiir, yürekten akan cümleler. Kuşlara yüklenen silüetler. Bine yakın mısra. Okudukça tortulaşan kabaran yürek. Aydınlığın koklanarak hissedildiği bir şiir. Elle tutulamazlık. Karanlığın ve aydınlığın
İnsanlar hakkında hala daha görünüşe göre yargıya varmak ve hele ki bunu böyle bir platformda yapmak...
Bazen gerçekten yobazlığın kitap okumayla alakasının olmadığı, zihin denen oluşumun kendi içinde bir evrime ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Evet eğitim bizi kurtaramıyor çünkü aldığımız eğitim gerçekliği yitirdi.
Kitap incelemesine böyle
"Topraktan geldik, toprağa döneceğiz" deniliyor... Sudan geldik oysa... Bunun en güzel kanıtı da ,hâla sudan nedenlerle birbirimizi kırmamız, incitmemiz değil midir?
Bu dünya
Biz topraktan geldik toprağa döneceğiz diyenlerin
Biz Allah içiniz ve her işimizde Allah'ın rızasına yöneliciyiz diyenlere
İbretlik hikâyeler sunduğu bir dünya
Günümüzde de toprağın doğurganlığı, toprak ana deyişleri yabancı değildir. Hatta topraktan geldik toprağa döneceğiz sözünde söz edilen sadece insanın topraktan yaratılması düşüncesi değildir, en başta toprağın kadınla üreme yeteneğinden ötürü eş tutulduğunu görmüş bulunmaktayız.