Mehmet Emin Alperen Kılıç

Mehmet Emin Alperen Kılıç
@toprakvegokyuzu
Vuruşmayı bırakıp sevişmeye başlamanız lazım.
İşçi (amele)
Ankara
İstanbul, 1990
351 okur puanı
Mart 2019 tarihinde katıldı
Lakırdı
Kılıç ve Demirli'nin katıldığı TRT yayını seyrettim. Ne seyrettiğimi düşündüm. Sanırım, bir taraf sırtı pekliği, doygunluğu, geleneğin nizamına yaslanıp goygoy yapmayı, diğer taraf huzursuzluğu, açlığı/merakı ve yaratıcılık sancısını temsil ediyordu. Zaman zaman şunu düşünürüm, Demirli mahallesini terk edebilmiş olsaydı nerede olurdu? Açılımları, işaret ettikleri, kullandığı dilden bağımsız olarak zaten nizamın temayüllerini tersyüz edici mahiyette. Mahalleli bir fert kalarak, yolculuğunu yavaşlatıyor sanki. Yolculuğu? Çok açık. Dili değiştirmek. İlk şartı, düşünce mirasıyla goygoy yapmayı bırakmak olsa gerek. Yani günü tarihe hasretmeyi, geçmiş güzellemesi yapmayı terk etmek. Fakat, kimlik siyasetinin ve İslamcı popülizmin baş kalelerinden birinde (Turkuvaz ve iştirakleri, A Haber, Vav TV, Fikriyat, Lacivert v.s) zor. KDO'yu umarım hür ve bağıntısız tutuyordur.
Reklam
Mehmet Emin Alperen Kılıç tekrar paylaştı.
Tâ yüzün gördüm nigârâ gamdan âzâd olmışam Kullugunda pâdişâhum hüsnüne şâd olmışam Nesîmî ‘Ayn-ı nûram gerçi hâk âb âteş ü bâd olmışam Kahr-ı lutfun ‘aynıyam gam-nâk u hem şâd olmışam Misâlî * Tâ ki yüzünde görmişem
Hak Muhammed Ali
Işkuŋ ile âşıklar yansun yâ Resûlallâh İçüp ışkuŋ şerâbıŋ kansun yâ Resûlallâh Şol seni seven kişi, komış yolıŋa başı İki cihân güneşi sensün yâ Resûlallâh Şol seni sevenlere kıl şefâat aŋlara Mü'min olan tenlere cânsun yâ Resûlallâh
Lakırdı
Kültür endüstrisinin (dolayısıyla küresel pazarın) ‘karanlık dişi`yi obsesyona dönüştürmüş olduğunu söylemek mübalağa olmaz. Buna sanırım karanlık feminen de diyebiliriz, ki aktüel medya vasıtasıyla, kendiliğini iplik iplik dokumakta. Daha hafif bir sürümü, seksüel albenisi dışında herhangi bir çekiciliği, sevimliliği olmadan beyaz perde, tv ve
Reklam
10,6bin öğeden 7 ile 12 arasındakiler gösteriliyor.