Senden dünyayı kur tarmani bekleyen yok. Sadece kendini kurtarsan en büyük kahraman sen olacaksın. Ve herkes bu yolla birer kahraman olsa zaten dünya kurtulmuş olacak.
Kahramanlık kavramı, fedakârlık kavramından ayrılamaz. Trajik kahraman, kabile ile üyeleri arasındaki çatışmadan doğmuştur, bireyin her zaman yenik düştüğü bir çatışmadır bu. Şu da söylenebilir: kahramanın hayatı gerçek bireyselliğin somutlanışı olmaktan çok, bireyselliğin doğumunun habercisidir; varlığın korunması ile fedakârlığın bu evliliğinden birey doğacaktır. Homeros'un bireyselliğe, bağımsız bir kafaya sahip gözüken tek kahramanı Odysseus'tur, o da gerçek bir kahraman için fazla kurnazdır.
Senden dünyayı kurtarmanı bekleyen yok. Sadece kendini kurtarsan en büyük kahraman sen olacaksın. Ve herkes bu yolla birer kahraman olsa zaten dünya kurtulmuş olacak.
Enderun sistemi hakkında bir fikir sahibi olmaya yardım edeceğini umduğum birkaç örnek üstündedurmak istiyoruz...
Birincisi: Baltacı Mehmed Paşa (Prut Savaşı’nda Rus Çarlığı ordularını dize getiren komutan)...Saraya ‘oduncu çırağı’ olarak girdi. Yani balta (baltacı unvanı buradan gelir) ile odun kırıyor,ocaklara taşıyordu.
İşini iyi yapması, odun kırmada pratik ve uygun yeni metotlar geliştirmesi sonucu dikkat çekti. Enderun’a alınıp eğitildi. İğnenin deliğinden geçirildi. Önce ‘Baltacı Halifeliği’ne yükseldi.
Sesinin güzelliği yüzünden musikiye teşvik edildi, müezzin oldu. Oradan yazıcılığa terfi etti.
Basamakları hızla çıkarak 1703 Aralık ayında ‘Mirahurluk’a terfi etti. Çok zeki ve son dereceçalışkandı. İlme karşı müthiş bir merakı vardı. Durmadan okuyordu. Bu çabası onu 1704 yılı Kasımı’nda vezirliğe, hemen ardından kaptan-ı deryalığa, 21 Aralık 1704’te de Sadrazamlığa taşıdı.
Prut Savaşı’nın kahramanı işte bu eski ‘saray oduncusu’dur.