Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Tuğçe

Sabitlenmiş gönderi
Bugün bir şey oldu ama yazılmaz Kelimeler bazı anlamlara gelmiyor.
Sayfa 125Kitabı okudu
Reklam
Normal çocuk
Vazgeçilmez çocukların hakkıdır anneye kızmak. Yani normal çocukların.
Sayfa 183
Yarının kapısına beklentilerimizle bir alacaklı gibi dayanmak, hayal kırıklığı yaratır. Hayal kurmak ve umut etmek ise beklentilerin hırslardan ve takıntılardan arınmış şekli olduğu için onarıcıdır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Korkmak ve kaçmak ikiz kardeştir. Nihai olarak ayrılma şeklimiz kişiliğimizi de ele verir.
Aşk size bir insan vaat eder, bombardıman ise bir süper kahraman.
Reklam
Kendine güvenmek, “Ben her şeyi önleyebilirim” demek değildir. Kendi mücadele yeteneğine güvenmektir.
Tuğçe
Bir kitabı okumaya başladı
Duygusal Oyunlar
Duygusal OyunlarBahar Tezcan
8.7/10 · 202 okunma
440 syf.
·
Puan vermedi
·
61 günde okudu
Ah Kendime Bir Kulak Versem!
Ah Kendime Bir Kulak Versem!Jacques Salome
5/10 · 9 okunma
Çekilen birçok acının, gerçek yarayı, bu yarayı taşıyan insanın bilincinden bile sakladığı olur.
Kendimize yeterince sevgi, ilgi ve şefkat gösteremediğimizde, bunu yakınlarımızın yapmasını bekleriz. Eğer bu gereksinimlerimizi bize kendiliklerinden ve istediğimiz şekilde sağlamazlarsa, biz de beklentilerimize yanıt vermeleri için baskı yapmaya başlarız. Duygu sömürüsü yaparak, baştan çıkararak ya da güç kullanarak karşımızdakinin rızayla vermediği şeyleri ondan almaya çalışırız
Sayfa 290Kitabı okudu
Reklam
En kötü yalnızlık tek başına kalmak değildir, kişinin kendisine kötü bir arkadaş olmasıdır.
Öfke, kaçış ya da şiddet, genellikle yaralanmış taraflarımızı görmemek ve duymamak için karşımızdaki kişiyle aramıza koyduğumuz paravan duygulardır. Bu paravan duygular gerçek duygularımızdan bahsetmemize hatta bunları hissetmemize bile izin vermeyen sahte tutumlara yol açarlar.
Öfke hiddet ve tekrarlanan suçlamalar kalıplarımızın dışına taşmamıza izin verir. “Kendimden geçtim” deriz, çünkü eğer kendimize dönersek yaşayacağımız üzüntü, acı ve mahrumiyetten başka bir şey değildir. Yaralarımızı hissetmemek için öfke üretiriz.
Genellikle mahrumiyet duygumuzun sahip olmayı dilediğimiz ama sahip olamadığımız şeylere kavuşunca yatışacağını düşünürüz: güzel bir ev, daha fazla tatil, ünlü ressamların orijinal tabloları, pahalı halılar, bir bilgisayar…
Çocuklukta yaşanan duygusal mahrumiyet, ardında derin izler bırakır ve yetişkin olduğumuz zaman bizi kendi kendimizi mahrum bırakmaya iter.
293 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.