Öncelikle yalnızlığın ve memleket ayrılığının insanı sokabildiği duygu durumlarının güzel incelendiği, bazı sosyal yapılara uyamadığı için kendini yarım erkek/kadın hissetmenin ne kadar yıkıcı olabileceğine de hoş değinimlerin bulunduğu bir kitap. Anlamadığım tek şey; bu adam akıcı bir şekilde yazıp seni hikayeye bağladıktan sonra neden ensest enerjisi veren betimlemelerle, ardından dank diye bariz bir pedo aşk hikayesi ile final vererek, hikayeyi sıkı sıkıya takip ettiğin için seni tuhaf bir rahatsızlığa sokma gereği duymuş? 13 yaşında hasta çocuğun "hassas çocuk dudaklarını" usulca öpen rahatsız baş kahramanın bu dönüşümünden ne çıkarmamız gerekiyor yani; hikaye için çok mu elzemdi böyle bir olay? Biraz psödo-psikolojiye soyunup Zweig'da içselleştirilmiş pedofili mi var falan diyebilirim de, o topa girmeyeceğim