Moğollar ve top barutu Cengiz Han ile' Moğollarının Çin gibi kapalı bir imparatorluğu açtıkları zamandan çok önce, Çinliler tarafından yapılan o zamana ait keşifler hakkındaki kesin bilgilerimiz çok azdır. Daha sonradan, yani 1211 senesinde Çin’de top barutundan bahsedildiğini sık sık işitiyoruz. Bu barutu Çinliler Ho- Pao dedikleri
Bir zamanlar İstanbul'da, Şehzadebaşı Camii imareti karşısındaki Tabhane denilen vakıf binada, çoğu Anadolu'dan gelmiş görme özürlü vatandaşlar oturur, her biri gündüzleri değişik semtlerde dilenerek aynı çatı altında geçinip giderlermiş. Muharrem ayı girince, şehri semt semt paylaşarak önlerinde gözleri görmekle birlikte, topal veya çolak bir yedekçi ile altışar kişilik gruplar hâlinde goygoya çıkma âdetini, bunlar icat etmişler. Goygoy esnasında birbirlerinin birer adım gerisinde, öndekinin ya sol omuzundan, yahut değneğinden tutunarak yürüyen bu kader kurbanları, bir örnek bez cüppeleri ve ince yemeni serpuşları ile İstanbul sokaklarında tam bir solistler grubu gibi dolaşırlar ve halkın ilgisini de çekerlermiş. Ellerinde uzun asalar; bellerinde iki taraflı ve iki ağızlı torbalar; yahut omuzlarında çift gözlü heybeler bulunduğu malûmumuzdur. Altı kişide toplam on iki göz torba bulunması, on iki imamdan kinayedir. Goygoycular, gittikleri evlerin önünde halka olup mersiye yahut ilâhiye başladıklarında, hane halkı bir müddet dışarı çıkmaz ve ilâhiyi dinler, sonuna yaklaşıldığında da kapıyı açıp para yahut aşure malzemesi olacak hububattan ne verilecekse bir kâse içinde getirip yedekçiye teslim ederlermiş. Yedekçi, verilen şey her ne ise alır, ona ait torbayı taşıyanın torbasına boşaltıp kabı geri verirmiş. Goygoycular, bu yolla topladıkları malzemeyi Tabhane'de pişirirler ve hem kendileri yer; hem de İstanbul halkından şifa niyetine isteyen olursa onlara dağıtırlarmış.    
Reklam
Onun için rol yapmak, bildiğini görmezden gelmek kolaydı çünkü rol yapmanın kendisi kolaydı genelde: Arkadaştılar çünkü, birlikte olmaktan hoşlanıyorlardı, Jude'u seviyordu, birlikte bir hayatları vardı, onu çekici buluyordu, onu arzuluyordu çünkü. Ama bir gün ışığında, belki acakaranlık ve seher vakti tanıdığı Jude vardı, bir de her gece birkaç saatliğine arkadaşının bedenini ele geçiren Jude; bu ikinci Jude'dan bazen korkuyordu ki, gerçek Jude da o Jude'du: Evlerinde yalnız bir hayalet gibi dolaşan, acıdan gözleri büyümüşken jileti koluna ağır ağır çekmesini izlediği, ne kadar güvence verirse versin ve ne kadar tehdit savurursa savursun asla ulaşamayacağı o Jude. İlişkilerini gerçekte o Jude'un yönettiğini, o varken Willem'in dahi onu kovmayı başaramadığını hissediyordu kimi zaman. Ama inadı inattı: Sevgisinin gücü, kuvveti, dirayeti sayesinde onu sürecekti buradan. Çocukça olduğunun farkındaydı ama bütün inatlar çocukçadır. Bu konuda da inadı tek silahıydı. Sabır, inat, sevgi: Bunlardan birinin yeterli olacağına inanmak zorundaydı. Ne kadar eskiye dayansa da, ne kadar uzun süredir yapılsa da Jude'un tüm alışkanlıklarından daha güçlü çıkacaklarına inanmak zorundaydı.
Sayfa 624Kitabı okudu
İnsan-Şöhret kazanma arzusu
Yaygın çılgınlık biçimlerinden biri de fark edilme arzusudur, fark edilmekten elde edilen hazdır. Belki de sadece yaygın da değil, evrenseldir. En hafif haliyle, şüphesiz evrenseldir. Her çocuk fark edilmekten memnuniyet duyar; afacan çocukların çoğu, ziyaretçilerin dikkatini çekmek için tüm zamanlarını can sıkıcı ve aptalca ça-balarla geçirir;
Selim Işık Günseli'ye veda mektubu
günseli, son günlerde öyle bir durumdayım ki bir iki dakika bile aklımı toparlayıp düşünemiyorum. sevgilim, şeytan bilir nelere takılıyorum, neler düşünüyorum. günlerdir yatıyorum. hastalıktan mı bilmiyorum şimdi biraz düşünebileceğimi hissediyorum ve uzun süredir aklımda yüzen belirsiz bir cismi aydınlatmaya karar verdim. evet aklım gene
Sayfa 521Kitabı okudu
Gece Seni Saklıyor
bu şuursuz beklemeler yıpratmaya başladı beni geceler gündüze inat bulaşıyor ellerime camlardan alnımı dayadığım pencereden dışarıyı seyrediyorum karanlık kopkoyu bir karanlık sarmış şehri sirenlerin umursamaz gürültüsü korkutuyor beni ambulanslar hızlı hızlı seni taşıyormuşcasına huzursuzum yoksun bulamıyorum seni en son o gece gördüm seni
Reklam
94 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.