Bülbülü Öldürmek, ilk 230 sayfasında küçük bir Amerika kasabasını betimliyor ve orada yaşayan insanları tanıtıyor, yavaş ve heyecansız ilerliyor. Sonrası yazarın neden bütün bunları detaylandırdığını çok iyi anlamamızı sağlıyor. İki küçük çocuğun bakış açısı ile karakterleri tanıyoruz. Irkçılığın ne olduğunu, nasıl çoğunluğun bu duyguyu kanıksayacağını acı bir sonla öğreniyoruz. Çoğu zaman yalnız yaşayan, çok konuşmayan, hayatı kendi küçük dar sınırlarında yaşayan insanları bilmeden kötü olarak yargılarız. Asıl onlardan merhametli kurtarıcılar çıkabilir.