136 syf.
10/10 puan verdi
puan vermek ne haddimeyse vercem gene de. daha önce okumaya çalıştığımda kafam basmamıştı şimdi okumak iyi geldi. ne tür yazarsa yazsın ilham veren biri onu seviyorum
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · İthaki Yayınları · 201643,6bin okunma
Avcı toplayıcılıktan tarım devrimine geçiş
Homo sapiens'in vücudu bu tür işler için evrimleşmemişti. Geyiklerin arkasından koşmaya, elma ağaçlarına tırmanmaya uygundu, kaya toplamaya veya su kovası taşımaya değil. İnsanlar bunun bedelini omurga, diz, boyun ve bel ağrılarıyla ödediler. Eski iskeletler incelendiğinde tarıma geçişin insanlara bel fıtığı, eklemlerde kireçlenme ve diğer fıtıklar olarak geri döndüğü görülmektedir. Dahası, bu yeni tarımsal işler o kadar çok zaman almaktaydı ki, insanlar buğday tarlalarının yakınına kalıcı yerleşimler kurmak zorunda kaldılar. Bu onların yaşamını tamamen değiştirmişti. Biz buğdayı evcilleştirmedik, buğday bizi evcilleştirdi. Evcilleştirmek (domestikasyon) Latincedeki domus (ev) kelimesinden türemiştir. Evde yaşayan ise buğday değil, Sapiens'tir.
Sayfa 95·Kitabı okuyor
Reklam
260
Kimse kimseye çok da bilerek zarar vermiyor. Herkes ilkin kendini düşünüyor sadece. Ve sonra bir tür can havliyle birbirinin omuzlarına basıyor, birbirinin omuzlarında yükselmeye çalışıyor. En çok da kendisine yardım etmeye çalışanların, en yakınlarının...
Sayfa 260·Kitabı okudu
Bir Bakışta Gurur, Bir Yağmurda Aşk
oe Wright’ın 2005 yapımı Pride and Prejudice filmi, Jane Austen’ın kaleminden düşen o zarif cümleleri sinema perdesine hem yağmurla hem pastel tonlarla taşımayı başaran bir görsel edebiyat şöleni. Keira Knightley, Elizabeth Bennet olarak her cümlesini âdeta bir dönemin Twitter’ı gibi kurarken; Matthew Macfadyen’in Mr. Darcy’si ise “duygularımı söyledim ama suratım hâlâ taş” okulunun onur öğrencisi. Film boyunca sadece aşk değil, sınıf farkı, toplumsal beklentiler ve içsel gurur da dans ediyor hem de keman eşliğinde. Yönetmen Wright, kamerayı Elizabeth’in etrafında öyle döndürüyor ki, neredeyse “duygu cirit atıyor ama kimse ağzını açmıyor” diye bir tür tanımlayabiliriz. Ve yağmur sahnesi... Ah o yağmur! Darcy'nin “Seni seviyorum, inadına, mantığıma rağmen” tiradı, dünya romantizminin UNESCO mirasıdır artık. Pride and Prejudice (2005), göz kırpmadan Shakespeare’le flört eden, Austen’la nişanlanan bir başyapıt. Gururun gölgesinde aşk, önyargının içinde derin bir sükûnet var. Ve evet, Darcy hâlâ kalbimizi 19. yüzyılda rehin tutuyor.
Varoluş sorumluluğundan kaçış mekanizmalarından biri de sürekli bedensel yorgunluk biçiminde görülür. Bu tür kişiler aslında fazla çalışmazlar ve durum bedensel bir yorgunluk belirtisi olmaktan çok ruhsal kökenlidir
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.