Büyük Doğu bir mektep...
Entelektüel çevrede, ilhamını Büyük Doğu'dan almayan, karşı çıkarken bile tesirinden kurtulamayan kimse yok gibidir. Kullandığı dil ve diyalektik, Batı tefekkürüne vukufiyetin getirdiği fikirde hâkim tavır, İslâm tasavvufunun kanatları altında yükselttiği bayrak geniş bir topluluğu tesiri altına almıştır. Verdiği yüzlerce konferans, neredeyse her şehirde büyük parti mitinglerinden daha fazla insanın toplanmasına vesile olmuş ve halka halka yayılmıştır. Büyük Doğu Cemiyetleri, birçok şehirde şube şube kurumlaşmaya başlamış ve tesiri pek çok sınırı aşmıştır. Birçok entelektüel, siyasetçi ve âlim, Üstad'ın mektepleştirdiği Büyük Doğu'dan nasiplenmiştir. Örneğin Said Nursi Hazretleri, Büyük Doğu dergisini, yayımlanmaya devam etmesi için yorganını satıp parasını gönderecek kadar önemsemekteydi. Aynı zamanda dergiyi sadece desteklemekle kalmıyor, ondan iktibaslar (Emirdağ Lahikası: "Lozan Hezimeti") yaparak ehemmiyetini de gösteriyordu. Siyasilerden Adnan Menderes, Necmettin Erbakan, Alparslan Türkeş, Turgut Özal ve Tayyip Erdoğan, Üstad'ı bilfiil anan ve kendi üzerlerinde Üstad'ın emeği olduğunu açıktan ilan edenlerdendir. Nurettin Topçu, Sezai Karakoç ve Nuri Pakdil başta olmak üzere, bugün İslâmi camia içinde eli kalem tutan, yaşı kırkın üstünde kim varsa, üzerlerinde Üstad'ın emeğinin olduğunu söylemeye gerek dahi yok. Solda Ruhi Su'dan Cemal Süreyya'ya, Nazım Hikmet'ten Atilla İlhan'a, Mina Urgan'dan Oktay Akbal'a kadar neredeyse her kesim onun tesiri altına girmiş ve tersinden onun yaşatıcısı olmuştur.
227 syf.
·
Not rated
Çok kıymetli yazarımız, Servet SOMUNCUOĞLU topçuların, popçuların, evlilik ve yarışma programlarında boy gösterenlerin kabul gördüğü toplumumuzda belki de birçok insan tarafından tanınmadan 06 Ağustos 2013 günü, İstanbul'da 49 yaşında iken bu âlemden göçtü. Kaldı ki hiçbir zaman böyle bir derdi de olmadı. Onun tek derdi TÜRK kültürüydü bu uğurda,
Gallemit
GallemitServet Somuncuoğlu · Matbuat Yayıncılık · 201575 okunma
Reklam
Zenginleri sevdiğini açıkça söylemekten hiç utanmayan Turgut Özal'dan farklı olarak, zenginlerden hiç mi hiç hoşlanmam genellikle. Kendi ailemin eski serveti dahil, her zenginliğin arkasında ya bir haksızlık, ya bir sömürü, ya bir hırsızlık olabileceği konusunda kuşkularım vardır hep. Onun için on beş yaşından beri zengin olmak ayıbından kurtulduğum, ekmek parasını kendi alnının teriyle kazanan çalışan bir kadın olduğum için gurur duyarım.
Sayfa 248 - Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık 8.Baskı İstanbul, Mayıs 1998Kitabı okudu
148 syf.
9/10 puan verdi
Tarikat Siyaset Ticaret; 24 Ocak 1993 tarihinde bir suikast sonucu faili meçhul cinayete kurban giden Uğur Mumcu'nun 86, 87, 88 yıllarında yazdığı yazılarından derleme bir kitap. Yazıların derlemesini bizzat kendisi yapmış, yani kitap sağlığında yayınlanmıştır. Yazılarında o dönemin siyasi olaylarını ve siyaset adamlarını değerlendiriyor. Bol bol Kenan Evren'li, Turgut Özal'lı, ANAP'lı yazılar okutuyor bize. Güç, para, menfaat, irtica, din-siyaset oyunlarının kanıtları bu kitapta karşımıza dikiliyor. Din ve ideolojilerdeki sahteliği eleştiriyor kendi tarzında. Yıllarca ilmek ilmek işlenmiş sömürülerin o dönemde nasıl güçlenip ayaklandığını adım adım takip edebiliyoruz böylelikle. Bu yazıların kaleme alındığı yıllarda çocuktum ben. Yaşananları, bazı olayların başlangıç ve sonuçlarını o dönemde idrak etmem mümkün değildi. Fakat bilinçlenmeye başladığım dönemlerde babamdan çok dinlediğim, aklıma yerleştirdiğim bir çok olayı bu kitapta ayrıntıları ile okudum. Uğur Mumcu'nun dili yalın, ifadeleri net, mizahi zekası tadında. Bakış açısı tabi ki karanlık severlerin hoşlanmayacağı minvalde. Dönemin siyasi gündemini öğrenmek ya da hatırlamak isteyenler için de son derece anlaşılır ve akıcı bir kaynak. " Düşünenlerin öldürülmemesi, öldürülenlerin hiç unutulmaması dileğiyle..." ( Sunuş alıntı )
Tarikat-Siyaset-Ticaret
Tarikat-Siyaset-TicaretUğur Mumcu · Um:ag Yayınları · 1997589 okunma
Vaktiyle dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a " roman okurmusunuz" diye sormuştu bir gazeteci. ( Çetin Altan ) " ben masal okumam" olmuştu merhumun cevabı. Senelerdir bu tipler yönetti ülkeyi ve sonuç ortada. Bu akşam aklıma geldi King okurken, bir de çok satan okumayanlar var hem de bilmeden saldıran. Bence bir edebiyat sever kesinlikle King'in bir kaç eserini okumalı sonra ahkam kesmeli. Tabi bir de Orhan Pamuk var Nobel aldı diye yerden yere vurulan, son günlerde biraz edebiyatı anlaşılan yazarımız. Bu güzel pazar akşamı azıcık demden sonra diyeceğim, edebiyat bin bir çiçekli bahçe ise ve okur da bu bahçede polenler toplayan arı, her çiçeğe uğramalı gücü yettiğince. Görecek ki yaptığı oluşturduğu balı, uğradığı çiçek çeşitliliği kadar güzel. Eleştirmek yok saymak kolay, iş güzeli görüp övebilmekte hakkını vererek.
Sancağa DİKKAT! İslam ümmetinin tarihinden, dininden... ruh alacağı o kadar kıymet var ki, anlatmakla, incelemekle bitmez!... Dönemin Başbakanı Turgut ÖZAL zamanında yaşanmış bir olay Japon Eğitim Uzmanları Türkiye’nin eğitim sistemini incelemiş ve ÖZAL’ın bürokratlarının olduğu bir sırada şu açıklamayı yapmıştır: “Sizin eğitim sisteminizde “RUH” yok!”. Özal’ın nasıl? Sorusuna şunu söylemişlerdir: “ Biz Japonya’da okula başlayacak çocuklarımıza milli ruh şoklaması yaparız. Onları önce toplu halde hızlı trenlere bindirir, dev fabrikalarımızı, teknoloji merkezlerimizi gezdirir ülkemizin gücünü gösteririz. Sonra da bu yavrularımızı alır Hiroşima ve Nagazaki’ye götürür, orada atom bombası atılan ve yıllardır ot dahi bitmeyen yerleri gösterir ve deriz ki, ‘Eğer siz çalışmaz, bilinçlenmez ve az önce gördüğünüz teknolojiye sahip olmak için çalışmazsanız sonunuz böyle olur.’ Bürokratlardan biri atılır: “Ama bizim Hiroşima’mız yok ki!!” Japon uzman tokat gibi cevap verir: “SİZİN ÇANAKKALE’NİZ 10 HİROŞİMA EDER!”
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.