Atatürk "Medeni Bilgiler" kitabında şöyle demiştir: "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir." 1935 yılındaki resmi tanımlamaya göre de, "ulus, dil, kültür ve ülkü birliği ile birbirine bağlı yurttaşlardan meydana gelen siyasal ve sosyal bir bütündür."
"Türk milleti bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı var olnalarının yegâne koşulu olarak kabul etmiş cesur insanların torunlarıdır. Bu millet hiçbir zaman hür olmadan yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır."
Sayfa 23 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Evli olmadığı karısıyla kalabilsin diye Ronaldo için kanun değiştiren kendini bilmez herşeyden yoksun Arabistan
Bu ülkenin milli değerlerini ve kurucu liderini yok saymaya çalışıyor. Türk milleti ve Türkiye cumhuriyeti her alanda her konuda Araplardan üstündür. Bugün anlaşıldı ki Türkiye’nin devlet ve milli değerleri Ronaldo kadar değeri yokmuş
Türk milleti diğer milletlerden hür ve mesut yaşamaya daha çok layıktır.
Türk buradadır, burada yaşayacak, burada ölecektir.
… özetle bütün Türk milleti heyecanla bir anda birleşmiş ve ayaklanmış bulunuyordu. Müttefikler dahil hiç kimse bu tepkiyi hesaplamamıştı. Her şeyi kabul ettireceklerine inandıkları, yorgun ve geleceğini metanetle beklediğini sandıkları Türkler şimdi, “ya ölüm! Ya kurtuluş!” diye haykırarak ayaklanmıştı. İzmir işgali karşısında bu milli heyecan ve birlik, gerçekten milli Türk devletinin kuruluşuyla biten mücadelenin büyük olayıdır.
…
Sonra yazılan bildirgede, “vatandaşlar, bu muazzam içtimamızla biz bütün cihana gösteriyoruz ki, Türk buradadır, burada yaşayacak, burada ölecektir,” diye belirtilmekteydi.
Sayfa 38 - Yunanlı İzmir’deKitabı okudu
Sevr Antlaşması
...Bütün bunlar artık bizi bitirdi, artık bu her şeyin sonudur. Kırım Savaşı'nda İngiltere, Fransa bizi himaye etti. Geçen büyük savaşta Berlin Kongresi'nde gerçi budandık, kırpıldık ama vücudumuzda yaşamak için gene yeterli damar bıraktılar. Fakat bu sefer hiç ümit yoktur. Yarın İzmir, hatta İstanbul'u bu heriflerin
Sayfa 18 - İş Bankası Kültür Yayınları
Bazı kişi ve çevrelerin bu müsbet gelişmeye bile "kuşku" ile bakacaklarını biliyorum. Bu gibilere göre, "Bütün bu oyunlar, Atatürk'ü unutturmak için, düşünülmüş kurnazlıklar olabilir" Nitekim, bu endişeyi taşıyanlar var... Oysa, herkes bilmektedir ki, M. K. Atatürk'ü ve yaptıklarını, asla unutmak ve unutturmak mümkün değildir. O, tarihimizde ve hatta İslam tarihinde emsali görülmemiş bir icraatın sahibidir. Hilafeti kaldıran odur, Türk Milleti'ne şapka giydiren odur, İslam Hukuku yerine Batı Hukuku'nu getiren odur. Anayasa'dan "Devletin resmi dini İslâm'dır" maddesini kaldırıp "laikliği" koyduran odur, İslâmiyet ile birlikte kullanmaya başladığımız harfleri kaldırıp yerine "Batı kaynaklı yeni alfabeyi" koyan odur, giyimden kuşama, hafta tatilinden takvime kadar bütün hayatımızı değiştiren odur. Ve daha ne icraatlar... Bütün bunları yapan Cumhuriyet'in büyük önderi K. Atatürk unutulabilir mi, yahut unutturulabilir mi? Bu mümkün mü?
Zaten Türk milleti ne çekti ise koynunda besledikleri ve merhametinden çekti
"Evlatlarım ağlamayın, biz bugünü arıyorduk; işte askerimiz giriyor. Elbette bizim gibi şehidler ve kurbanlar olacak ki; bu topraklar küffardan kurtulacak. Validenizle biz şehidiz. İkimizi bir mezara koysunlar. Biz Allah huzuruna birlikte çıkalım!.." demiş, Hemşirem daha evvelce karşılarında yanmakta olan bir komşu evine söndürmek için su taşırmış. Kendisine; "Söndürme, seni öldürürüz!.." diyen düşman askerlerine; "Sizde gâvur inadı varsa bende Türk inâdı var. Bildiğiniz haltı yapınız!.." demiş ve ilk kurşunu orada almıştır. Uşak ve havâlisinde mezâlim yapanların çoğu yerli Ermeni ve Rumlardır. Yunan askerleri en çok hırsızlığa ve soygunculuğa ehemmiyet veriyor Ermenilerle Rumlar yangın yapmağa, adam öldürmeye çalışıyorlardı.
