Nasıl ağır satırlar...
Camide koyu bir sessizlik hakim olduğu sırada fısıldadı: "Tapduk kokusu! Kafiye düşür!.." O zamana kadar zihnimde kafiyeler uçuşurdu ama bunları hiç dillendirmemiştim. İyi ama şiire ilgim olduğunu nasıl bilmişti? Eğer bunu biliyorsa kalbimdekini de biliyor olmalıydı. Tedirginliğim üzerimdeyken ayak verdi: "Severim Allah'ı candan içerü" Yüreğimin sesi kubbeyi çınlatacakmış gibi geldi. Kafiye düşürdüm: "Yollar vardır erkândan içerü" "Şeriat, tarikat yoldur gidene" Yüzüme bakıyor ve yine kafiye düşürmemi işaret ediyordu. Söyledim: "Hakikat, marifet andan içerü" Herkes durmuş, susmuş, bir oyuna dönüşen manzum sözleri dinliyordu. O söylüyor, ben kafiye uyduruyordum: "Dinin terk edenin küfürdür işi” "Ol ne küfürdür imandan içerü" "Beni bende demen, bende değilim" "Bir ben vardır bende benden içerü" "Süleyman kuş dilin bilir dediler" "Süleyman var Süleyman'dan içerü"
Sayfa 167Kitabı okudu
“Elinden gelen her şeyi yapıp, güzelleştiremediğin yerleri terk etmek seni kötü biri yapmaz.” gelen gelir saadetle giden gider selametle. Çok az kişiye tahammülüm var. Çoğu insana, o çok az kişinin hatırına gülümsediğimi fark ettim bu akşam. Hiç de içimden bir pozitiflik, bir neşe, mutluluk geçmezken suratımı gülümseme halinde tutmaya alışmışım,
Reklam
Her kaçışın hasret gibi, gurbet gibi, tirkat gibi acıları, terk etmek, gözden çıkarmak, vaz­ geçmek gibi fedakarlıkları vardır.
Sayfa 38 - KapıKitabı okudu
Çiçekler içinde lale ne ise milletler içinde Türk odur.
Sayfa 188 - Kapı yayınlarıKitabı okudu
Pişmanlık kadar insana yakışan bir hal tanımadım ben Molla Kasım. Düşün ki ateşe atılmış yanıyorsun, ama her yanış bir kere daha temizliyor seni. Tam öyle bir zaman ... Düşünsene; bir kapıya ikinci defa gitmek ... Kaçtığın, terk ettiğin yere geri dönmek. .. Elveda demediğine dönüp merhaba demek ... Çok zordur, çook .
…her kaçışın hasret gibi، gurbet gibi, firkat gibi, acıları terk etmek, gözden çıkarmak, vazgeçmek gibi fedakarlıkları vardır.
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.