Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Tüm insan
Bir insanın ilk niteliği duygu ve düşün evreni arasında sağlıklı bir dengeleşim kurmuş olmasıdır. Tek yönlülükten kurtulmuş insandır tüm insan. Kendinde başkalarını özdeşleyen, başkalarını seven sayan insandır tüm insan.
"Görülüyor ki bütün ulusların edebiyatında öncelikle iki ana türün varlığından söz edilebilir: Şiir ve düzyazı."
Reklam
2021 Okuma Listem
KURGU DIŞI * Eleştirel Okuma (Emin Özdemir)-#101260889 * Ölümcül Kimlikler (Amin Maalouf)-#101802924 * Haşhaşiler (Bernard Lewis)-#104941632 * Değişen Beynim (Sinan Canan)-#108172019 * Edebiyat Nasıl Okunur (Terry Eagleton)-#110475585 * Türk ve Dünya Edebiyatında Dönemler-Yönelimler (Emin Özdemir)-#113131985 * Kısa Türkiye Tarihi (Sina
Ernest Fischer
"Milyonlarca kişi kitap okuyor, müzik dinliyor, tiyatroya, sinemaya gidiyor. Neden? Oyalanmak, dinlenmek, eğlenmek istiyorlar demek soruyu pekiştirmekten öteye gitmez. İnsanın bir başkasının hayatına, sorunlarına gömülmesi, kendini bir resim, bir müzik parçası, ya da bir roman, oyun, film kişisi ile bir görmesi neden oyalayıcı, dinlendirici,
432 syf.
·
Puan vermedi
Bir Edebiyat Haritası
Emin Özdemir’in Eleştirel Okuma’dan sonra okuduğum ikinci kitabı Türk ve Dünya Edebiyatında Dönemler-Yönelimler oldu. Kendisi bu kitabı Siyasal’daki Basın Yayın Yüksek Okulu’nda verdiği Türk ve Dünya Edebiyatı isimli dersleri için oluşturduğu notlarından faydalanarak hazırlamış. Kendi deyimiyle Türk ve dünya edebiyatının büyük ölçekli bir
Türk ve Dünya Edebiyatında Dönemler Yönelimler
Türk ve Dünya Edebiyatında Dönemler YönelimlerEmin Özdemir · Bilgi Yayınevi · 199912 okunma
"Didaktik sözcüğü 'öğretiyorum' anlamına gelen Grekçe didaska sözcüğünden gelir."
Reklam
Yığın Romanı (kitsch) ya da Pop-Roman
Yalınlaştırarak söylersek yığın romanı, okurunu içinde yaşadığı gerçekler dünyasından koparan, oyalayıp eğlendiren yazınsal düzeyi düşük roman türüne verilen addır. Yazınsal, sanatsal bir amaç güdülmez, tecimsel kaygılarla yazılır çoğu. Beğeni ve duyarlık yönü tam gelişmemiş kişilerce okunur daha çok. Yığın romanı türünde ürün verenler Kerime Nadir Peride Celal Esat Mahmut Karakurt Oğuz Özdeş Suat Derviş Mükerrem Kâmil Su Muazzez Tahsin Berkant Tuna Kiremitçi İskender Pala Elif Şafak Ayşe Kulin Hande Altaylı Perihan Mağden Canan Tan
Sayfa 230Kitabı okudu
Değişen bir şey yok!
"Türk budunu! Açken tokluk nedir bilmezsin, bir defa tok olunca da açlık nedir bilmezsin." Kül Tiğin Anıtı
"Daha önce belirtildiği gibi dil, kültürün başlıca yaratıcısıdır. Dilde ikileşme, düşünce ve duygu evreninde ikileşmeye; düşünce ve duygu evrenindeki ikileşme de kültürel yaşamda ikileşmeye yol açar. Bizde de böyle olmuştur. Dildeki değişmeler, bir dil ürünü olan edebiyatta ikileşmeye yol açmıştır."
Sayfa 101Kitabı okudu
Aydınlanma çağı dediğimiz 18. yüzyılın en belirleyici özelliği feodal ve monarşik düzenin yapısını değiştirmek, toplumda özgürlüğü, eşitlik ve kardeşliği egemen kılmak diye özetlenebilir. Nitekim bu yüzyılın sonlarına doğru gerçekleşen Fransız İhtilali bu ana düşünceden kaynaklanmıştır temelde. Bu ihtilalle birlikte Dünya Edebiyatında yeni bir evre başlamıştır: Coşumculuk (romantizm).
Sayfa 346Kitabı okudu
Reklam
"Orhun yazıtlarındaki dil, Göktürkçe, bugünkü Türkçemizin aslıdır."
"Tarihte üretim araçlarında toplumsal mülkiyet, ilkel komün dönemindeki ortak mülkiyet (=klan, kabile ve komünün ortak mülkiyeti) ile sosyalist toplumlardaki devlet mülkiyeti biçimlerinde görülmüş; üretim araçlarında özel mülkiyet ise köleci toplum düzeninde ve kapitalist toplum düzeninde görülmüştür. Kuram, üretim araçlarının özel mülkiyet altında olduğu toplum düzenlerine sınıflı toplum düzenleri diyor. İlkel komün ve sosyalist toplum düzenlerinde toplumsal sınıfların bulunmadığını; buna karşılık köleci toplumda köleler sınıfı ile onların sahipleri olan efendiler sınıfı bulunduğunu; feodal toplumda aristokratlar (toprak ve din aristokrasisi), şövalyeler ve lonca başkanlarından oluşan yönetici sınıf ile serfler ve loncalardaki zenaatkâr işçilerden ve tâcirlerden oluşan yönetilenler sınıfı bulunduğunu; kapitalist toplumda da üretim araçlarına sahip olan sermayedarlar (=tarihsel adı burgeois=kentsoylu) sınıfı ile yaşamak için emeklerini satmak durumunda olan işçilerin oluşturduğu emekçi sınıf (=tarihsel adı proletarya) bulunduğunu söylüyor."
Gülün, gülün, gülün! :)
"Bu kitabı okuyan okur dostlar Atın içinizden her türlü kuşkuyu Okurken de irkilmeyin sakın Ne kötülük var içinde ne muzırlık Doğrusu güldürmekten başka da Bir hüner bulamayacaksınız pek Başka yola gidemiyor gönlüm Sizleri dertler içinde görürken Gülen kitap yeğdir ağlayan kitaptan Gülmektir çünkü insanı insan eden." Rabelais'in Gargantua'sı
Sayfa 326Kitabı okudu
81 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.