Ord. Prof. Dr. Fuat KÖPRÜLÜ, şöyle diyor: «Bütün Türk edebiyatını terazinin bir gözüne, Dede Korkut'u da öbür gözüne koysanız, yine Dede Korkut ağır basar» Gerçekten, Türkçemiz bütün güzelliğiyle hikâyelerde kendini gösterir. Her cümle, bir şiir mısraıdır Dede Korkut'da! Mükemmel bir söyleyiş güzelliği yanında anlatımdaki hüner, çok daha çarpıcıdır. Mesela, elinizdeki kitapda yeralan «DELİ DUMRUL> u, oyunlaştırırken hiç de zorlanmamışızdır. Esasen hikâye son derece dramatik bir yapıdadır. Dede Korkut Hikâyelerinde Türk Milletinin damgası vardır. Milletimizin bütün özellikleri her vesileyle işlenmiştir. Söz gelimi: Misafir severliğimiz, çalışkanlığımız, vatan ve millet sevgimiz, insan sevgimiz, tabiat sevgimiz, Allah sevgimiz, cesaretimiz, öfkemiz... kısacası, Türk milletinin bir anlamda kimliği olan erdemleri, hikâyelerde görmek mümkündür..
96 syf.
4/10 puan verdi
·
Read in 5 days
Yazarımız Türk dilini dönemine göre incelediği için elbette günümüz açısından bakmak pek doğru değil. Ancak Sayın Başgil'in o dönem yapılan dil çalışmalarına "uydurma" demesi pek de ileri görüşlü biri olmadığını gösteriyor. Dil değişiminin zorla, hükümet baskısıyla yapıldığını söylüyor. Evet, belki o yıllarda zorlama oldu fakat bu bir bakıma gerekiyordu. Çünkü Türkçemiz o dönem aşırı derecede Fars ve Arap dilinin etkisi altındaydı. Başgil'e göre "Danıştay, Sayıştay vb." gibi terimler zorlamaydı. Oysa günümüzde bu sözcükler Türkçe açısından ne kadar da güzel bir şekilde kullanılıyor.
Türkçe Meselesi
Türkçe MeselesiAli Fuad Başgil · Yağmur Yayınları · 2012185 okunma
Reklam
Şu paragraftaki vahim hatayı kim bulabilir acaba?
"Arapçadaki "kârra" kelimesini Türkçemiz alır almaz işleme tâbi tutmuş ve ortaya "kara" kelimesi çıkmıştır. Tam bir devşirme usulü... Buna bağlı olarak yamaçlarımızda yeni kullanımlar boy atmış: "Kara iklimi, kara kuvvetleri, kara mili (1609 m.), kara suları, kara vapuru, karayel, karada ölüm yok, karaya ayak basmak, karaya oturmak, karaya vurmak ve kara yolu..." gibi söyleyişler hep Türkçemizin yamaçlarında fikizkenmiştir." Şeref Yılmaz, Sürmeli Türkçe, Ferfir Yayınları, 2013, 11. Baskı, s. 28.
Günaydın gelecekte Türkçe’miz bu şekilde olacağa benziyor. Bu vahim tablo umarım gerçekleşmez.
Bu asrın başlarında kelime hazinesi 200 bini geçen Türkçemiz, yazı değişikliği ve sadeleştirme tahribatı yüzünden bugün, çoğu teknik terim olmak üzere, yirmi bin sözcüğün altına düşmüştür. Günlük gazeteler yayınlarında birkaç yüz kelime kullanabilmekte, halk kendi arasında iki-üç yüz kelime ile anlaşmaya çalışmaktadır.
Türk Dili 13 mayıs 1277'de söyledi Her yerde Türkçe konuşulsun dedi Kahramanoğlu Mehmet Bey emretti Yasakladı diğer dilleri 26 Eylül 1932'de toplandı Ata'nın emriyle dil kurultayı 26 Eylül de Türk Dil Bayramı Atatürk, Türkçeyi egemen kıldı Dünyada 5.dil en çok konuşulan Bu dille anlaşılır 200 milyon insan Tarihin en eski devirlerinden beri Türkçeye ifade ettik acı ve sevinçleri O bizim ana dilimiz ,Türkçemiz Biz dilimizi , Türkçeyi çok severiz En zengin,, en kolay , en güzel dildir Türk demek , Türkçe demektir Vedat Sadioğlu
Reklam
İnsanoğlunun çaresizliğe düştüğü, yaşadığı toplumsal ortamda bir başına, yapayalnız kaldığı ve başkalarının yardımına gereksinim duyduğu anlar vardır. Böyle zamanlarda her kapıyı çalar. Ne var ki bütün kapılar kapanmıştır yüzüne. Tam anlamıyla bir çaresizlik içindedir. Bir öyküye, bir romana konu olabilecek böyle bir durumu bir deyimle somutlaştırıcı bir biçimde ne güzel anlatmıştır Türkçemiz: Yer demir, gök bakır
II. Meşrutiyet dönemi içinde, gerek ıslah-ı huruf, gerek hurûf-i munfasıla girişimleri karşısında yazar Hüseyin Cahit (Yalçın), İçtihad dergisi sahibi Dr. Abdullah Cevdet, gazeteci Celâl Nuri (lleri), Itikadat- Bâtılıya İlân-ı Harp adlı kitabın yazarı Kılıçzade Hakkı gibi aydın kişiler, Latin harfleri ve buna dayanan yeni bir Türk alfabesinin
Türkçemiz ve matematiğimiz iyi olmadığı için oluyor bütün bunlar.
168 syf.
7/10 puan verdi
Beyaz Gemi
Roman; Yazarı: Kırgız Yazar Cengiz Aytmatov(1928-2008); Çevireni:Refik Özdek(1928-1995); Ötüken Neşriyat;164 Sayfa Cengiz Aytmatov'un Cemile adlı novellasını okumuştum daha önce, bir televizyon programında Yazar hakkında uzunca bir belgesel izlemiştim. Belgesel, Aytmatov'un ölümünden sonra çekilmişti. Vefat ettiğinde seksen yaşındaydı
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201870.7k okunma
511 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.