41. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı "Kudüs" temasıyla başlıyor Türkiye Diyanet Vakfı ve Vakıf Fuarcılık tarafından her yıl Ramazan ayında düzenlenen ve geleneksel hale gelen Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı başlıyor. Fuarlar bu yıl iki ayrı noktada; Ankara’da Hacı Bayram Veli Camii, İstanbul’da ise Fatih Camii’nde 15 Mart- 30 Mart 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilecek. 41. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarının bu yıl ki teması ise “Kudüs” olacak. Fuarda Kudüs temalı söyleşilerin yanı sıra imza günleri, yazar sohbetleri ve çeşitli kültürel etkinliklere de yer verilecek. İlim, edebiyat, tarih, kültür ve sanat, aile, genç ve çocuk gibi birçok başlıkta kitabın yer alacağı fuarda, çocuklara özel etkinlikler gerçekleştirilecek. Ne zaman başladı? Türkiye Diyanet Vakfı Yayın Matbaacılık ve Ticaret İşletmesi’nin kuruluşundan bir yıl sonra ilk olarak 1983 yılından bugüne kitap ve kültür fuarları geleneksel şekilde gerçekleştiriliyor. Fuarlar 1999 yılından itibaren dini yayınlar dışında da eserlerin neşredildiği "Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı" olarak faaliyet göstermeye devam ediyor.
İSLAM TARİHİ VE SANATLARI KAYNAK
1. İslami İlimlerde Metodoloji Meselesi (2005), İstanbul: Ensar Yayınları. 2. Togan, Zeki Velidi (1981): Tarihte Usul, İstanbul: Enderun Yayınları. 3. Şeşen, Ramazan (1998), Müslümanlarda Tarih-Coğrafya Yazıcılığı, İstanbul: İsar Yayınları. 4. Humphreys, Stephen (2004), İslam Tarih Metodolojisi, İstanbul: Litera Yayıncılık. 5. Horowitz, Josef
Reklam
373 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ömer Türker / İbn Sina'da Metafizik Bilginin İmkânı. Ömer Türker, 1975'te Kırıkkale'de doğdu. Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Sakarya Üniversitesi'nde yüksek lisans, Marmara üniversitesinde doktorasını tamamladı. 2012 yılında Doçent, 2017'de Profesör oldu. Halen Marmara Üniversitesi'nde, öğretim
İbni Sina'da Metafizik Bilginin İmkanı
İbni Sina'da Metafizik Bilginin İmkanıÖmer Türker · İsam Yayınları · 201913 okunma
Türkiye Diyanet Vakfı Sendikası Konya Şube Başkanı, YÖK Başkanı Kemal Gürüz’le İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğlu’nu açıkça tehdit etti, “İmam hatiplere saldırmaya devam ederlerse, iki Kemal’in cenazeleri yıkanmayacak, cenaze namazları kılınmayacak” dedi. İnsanları ikiye ayırmışlardı. Ölüsü yıkanacaklar, ölüsü yıkanmayacaklar! Aynı sendikanın Gaziantep Şube Başkanı, “Allah’ı inkâr ediyor” iddiasıyla, YÖK Başkanı hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Ve aynı gün… TBMM’de bir ilke imza atıldı, milletvekillerinin rahat aptes alması için, TBMM tuvaletlerindeki lavaboların boyu kısaltıldı.
302 syf.
·
Puan vermedi
Atatürk Din ve Din Adamları
Prof.Dr.Ali Sarıkoyuncu; Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları; 2007; 302 Sayfa (9)(30.06.2017) Kütüphaneden aldığım bir kitaptı. Yarısından sonra sayfalardan bazıları basılmamıştı. Sonuna kadar okuyamadım bu yüzden. Okuduğum kadarı gayet doyurucu bilgiler içeriyordu. Tutmuş olduğum notlardan bir kısmını buraya alıntılıyorum. Alıntılar bire bir değildir hepsini kısalttım: "Medreselerde (Türkçemizde :Fakülte = İslam ülkelerinde, genellikle İslam dini kurallarına uygun bilimlerin okutulduğu yer.) dört İslami bilim öğrettik. Bunlar : Tefsir: ( Türkçemizdeki anlamı : Yorumlama = Kur'an'ın surelerini açıklayarak görüşler ileri sürme ve bunları yazma, yorumlama bilimi.) Hadis: ( 1. Hz. Muhammed'in söz ve davranışları 2. Bu söz ve davranışları inceleyen bilim.) Fıkıh: ( 1. Türkçemizdeki anlamı : Bir şeyi, gereği gibi, iyice anlayıp bilme 2. İslam hukukunda din ve dünya işleri ile ilgili ana kaynaklardan yararlanarak konulmuş olan kuralların bütünü.) Kelam: (1. Türkçemizdeki anlamı : Söz 2. Söyleyiş biçimi, söyleme 3. Başta Tanrı'nın varlığı, birliği, peygamberlik ve ahiret olmak üzere İslamiyetin ana ilkelerini konu edinen bilim.) Müspet (olumlu) bilimleri faydasız bilimler kategorisine aldık. İmam Gazali (1058-1111) felsefeyi reddetti. Astroloji, astronomi İslam'a aykırı bulundu. Sihir bilgisi kabul edildi. Kimya reddedildi. Sayfa 53'ten: İslam Dünyasını dünya uygarlığının önüne taşıyan bilginler Farabi, İbn Sina, el Buruni, el Harizmi, el Cebir ile İbn Rüşd olarak bildiriliyor. 11'inci yüzyıldan sonra düşüşe geçmişiz ve 14'üncü yüzyılın ikinci yarısından sonra Duraklama Devrine girmişiz.
Atatürk Din ve Din Adamları
Atatürk Din ve Din AdamlarıAli Sarıkoyuncu · Diyanet Vakfı Yayınları · 200434 okunma
407 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Saffet Köse / Genetiğiyle Oynanmış Kavramlar ve Aile Medeniyetinin Sonu. Saffet Köse, İslâm hukuku araştırmacısı. 1964, Balıkesir doğumlu. Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesinden (1986) mezun oldu. Aynı üniversitede İslâm Hukuku Anabilim Dalında yüksek lisans (1988) ve doktorasını tamamladı (1994). Türkiye Diyânet Vakfı İslâm Araştırmaları
Genetiğiyle Oynanmış Kavramlar ve Aile Medeniyetinin Sonu
Genetiğiyle Oynanmış Kavramlar ve Aile Medeniyetinin SonuSaffet Köse · Mehir Vakfı Yayınları · 2014204 okunma
Reklam
Önemli bir gelişme Filistin İstişare Toplantısı Bugün Diyanet İşleri Başkanımız, Başkan Yardımcılarımız, İslam Düşünce Enstitüsü Başkanı Mehmet Görmez Hoca, İlim Yayma Vakfı Başkanı Bilal Erdoğan Bey, İhh, Hüdayi, Mttb, Hayrat, Cihannüma, Beşir, Birlik Vakfı, Tügva, Tgsp, Çare Derneği, Çare Uluslararası İlim ve Araştırma Vakfı gibi
ATİKE BİNTİ ZEYD B. AMR’IN BAŞINA GELENLER.
Bu kadın, Halife Ömer’in amcası Zeyd’in kızı ve cennet müjdesini alan Sait b. Zeyd’in ablasıydı. İlkin Ebubekir’in oğlu Abdullah ile evlenir. Bu çift aşırı derecede birbirlerini sever. Ebubekir bunların aşkına bakınca oğluna: ”Eşini boşa! Çünkü sen kendini tam bu kadının aşkına vermişsin. Böyle giderse cihattan geri kalırsın” diyor ve oğlu da
Politik Yorumlar 2
_Ülkemizde yaşanan maddi ve manevi krizin nedeni, akıl dışı metafizik dini inancın, politik alana taşınmasıdır. _Hiçbir ülke şu 20 yılda yapılanlara dayanamaz ki zaten Türkiye de dayanamadı. Kafede çay içmek, yumurta ve peynir lüks oldu. _İmam hatipte alınan eğitimle yönetilen ülke nasıl olması gerekiyorsa öyleyiz. _Rasyonel olması gereken bir
Hayret : Aklının acizligini anlayan kul Allah'ın kudretine hayret eder
Zünnûn el-Mısrî, "Allah'ı en iyi tanıyan O'nun hakkında en fazla hayret edendir"; Cüneyd-i Bağdâdî, "Düşüncenin ulaşabildiği son nokta hayrettir"; Sehl et-Tüsterî, "Mârifetin nihaî noktası hayrettir" derken bu hususa işaret etmişlerdir (Kuşeyrî, s. 605). Diğer taraftan Allah'ın zâtını kavramaktan âciz
Reklam
103 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Hristiyan misyonerlik faaliyetleri çoğu zaman askeri, ekonomik ve hatta kültürel sömürgeciliğin hareketleriyle birleşmiş, batı hegemonyasının zeminini hazırlamıştır. Bütün bunlara hedef "Hristiyan insan ruhunu" insanların kabul etmesine zemin hazırlamak olmuştur. Bunun için Hristiyan imanını yatmakla görevli olan misyoneri bazen bir asker, bazen bir doktor, bazen de bir barış gönüllüsü olarak görebilirsiniz. Misyoner, kendini kiliseye adaynadır. O incilin neferidir. Misyoner, hedefi için her şeyi yapmayı göze alabilir. Hiç kimsenin çalışmadığı yerlerde çalışabilir. Bu sebeple tarihin hiç bir döneminde misyonerlik faaliyetleri sona ermiş değildir. Bu gerçekten hareketle Türkiye Diyanet vakfı, Türkiye'deki misyonerlik faaliyetlerini bütün yönleriyle ele alıp milletimizin dikkatine sunmaktadır.
Türkiye'de Misyonerlik Faaliyetleri
Türkiye'de Misyonerlik FaaliyetleriKolektif · Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları · 201816 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.