Oryantalizm, geçmişi "geçmiş" olarak değil "bugün" olarak aktarır ve "şimdi" yi tüm zamanların bu arada geçmişin de şimdisi haline getirir.
Oryantalistlerin ( Nerval,Galland, Lamartine,Lord Byron...) kurguladığı tarih, geçmiş değil kurgulayanın bugünden baktığı ve kafasında yarattığı bir geçmiştir.Bu kurguda sadece harem vardır,camiler, sakallı ve esmer insanlar vardır.Bu insanlar tembeldir,uyuşuktur,cinselliğe açtır.
Bu yapıtta Edward Said bu kurguya karşı çıkar,oryantalistlerin sözünü ettiği kişlerin Doğuda alt sınıftan kimseler olduğunu, sayıca az olduklarını ve tüm Doğu insanını temsil edemeyeceklerini Anna Sector'un bir makalesine dayanarak aktarır.
The Levant şirketi temsilcisi Leydi Montagu ise 1700'lü yıllarda yazdığı "Türk Büyükelçiliği Mektupları"nda Türkiye'de güzelliklerle ve ince zevkli insanlarla karşılaştığını anlatır. Türklerin de haz düşkünü olduğunu belirtir;ancak bunu Türkleri aşağılamak için değil övmek için anlatır.
Edward Said Oryantalistlerin kurgusal gerçekliğinin binasını yıkar.