Kıskanmanın,sevilmemenin,haksızlığın kitabı kıskanmak.Türk edebiyatında kıyıda köşede kalmış,kaybolmuş bir klasik.Görmesi gereken ilgiyi görmemiş.Edebiyatımız için ayrı bir renk,ayrı bir soluk.Seniha oldu olası ağabeyini kıskanır çünkü kendi çirkin,silik ve ailesi tarafından es geçilmiş bir evlattır.Ağabeyinin gölgesinde solmaya mahkum edilmiştir.Aile bütün ilgisini ve parasını güneş gibi ışıldayan Halit'e vermiş,Seniha asla kendini gerçekleştirmeye olanak bulamamıştır.Kitap Seniha'nın gönlünde filizlenen kıskançlığın hikâyesini anlatır bize.Ağabeyi kendinden yirmi yaş küçük,güzel bir kadın olan Mükerrem ile evlenir ve Zonguldak 'a mühendis olarak yollanır.Zonguldak'ta tanıştıkları yakışıklı,uçarı,züppe Nüzhet'in hayatlarına girmesi ile hepsinin hayatı farklı noktalara evrilir.Kitap duyguları güzel vermiş.Özellikle Seniha'nın gönlünde kök salan kıskançlığın(ağabeyini kıskanır bir ömür)boyutları endişe verici idi.Sevgisizliğin insana neler yaptırabileceğini güzel anlatmış.Karakterler güçlü verilmiş.Arapça ve Farsça sözcüklerin sık kullanımı eserin akıcılığını yitirmesine neden olmamış.Su gibi akıyor eser .Halit ile Mükerrem'in evliliğini konu alıyor gibi görünse de aslında Seniha'nın kitabıydı.Nüzhet de dönemin zengin,şımarık,edepsiz gençlerini sergileyen bir tablo çiziyor.Olaylardan çok yaşanan yoğun kıskançlığın bu kadar güzel anlatıldığı,kötülüğe tutkunun sessiz ayak seslerini bize duyuran bu eserin özellikle Türk edebiyatı sevenler için bir hazine olduğunu düşünüyorum.