... Üsküdar'ın haraplığına rağmen buralardaki gösterişli evleri hiddet ve kırgınlığa benzer hislerle seyrediyordu. Bu yerleşim yerlerini ecnebi eller vücuda getirmiş, bu temiz ve muntazam muhit yabancılar için hazırlanmıştı. Bu memleket sahiplerinin ölüleri yolsuz kabristanlarda, çökmüş mezarlarda, kırılmış, devrilmiş, çamurlara gömülmüş eski mermer taşlar arasında yatar zinde gençleri de tutuculuk, tembellik, düşkünlük gölgeleri altında, miskin ahşap evlerde yaşarken işte bizim zaafımızdan, tembelliğimizden istifade eden, bizi küçük gören rakipler buralarda, bu gösterişli yapılarda mesut ve mağrur bir hayat geçiriyorlardı.
Hızla değişen koşullara uyum sağlamaya gönülsüz tembel zihinler için tutuculuk hep benimsenmiş bir bahane olmuştur
Reklam
Aydınlanma
Avrupa’da dinsel tutuculuk ve kilise baskısı karşısında aklın ve özgür düşüncenin savunucusu olarak ortaya çıkan bir kavram durumudur. Aydınlanma söz konusu dönemin filozoflarından Immanuel Kant’ın 1784’te yazdığı bir metin ile teorik ve felsefi temellerini oluşturmuştur.
Şüphe
Kendimizde bulunup da örtmek istediğimiz kusurları başkalarında bulup ortaya çıkarmaya çalışırız genellikle. Böylece, hüsran içindeki kişiler bir kitle hareketinde bir araya gelince etrafta şüpheyle dolu bir hava eser. Birbirini kontrol etme, gammazlama, casusluk etme, gergince izleme ve izlenildiğinin gergin farkındalığı söz konusudur. İşin şaşırtıcı yanı şudur ki, saflardaki bu patolojik güvensizlik bozuşmaya değil, sıkı uyuşmaya yol açar. Mütemadiyen izlenildiklerini bilen yandaşlar, kendilerinden beklenilen davranış ve görüşleri büyük bir gayretle benimseyerek şüpheden kaçmaya çalışırlar. Katı tutuculuk, çoşkulu imanın olduğu kadar karşılıklı şüphenin de neticesidir.
Sayfa 156Kitabı okudu
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Gülümseten öyküler
Flannery O'Connor
Flannery O'Connor
Her Çıkışın Bir İnişi Vardır
Her Çıkışın Bir İnişi Vardır
Bener
Bener
Çok tatlı bir yazar. Şu ana kadar sadece öykülerini okumuş durumdayım ve çok memnunum. Amerikalı beyazların, siyahlara küçümseyen bakışlarını, ayrıca siyahların bazen sefilce davranışlarını hicvederek anlatıyor. Beyazların kıskançlık, samimiyetsizlik, yabancılaşma, tutuculuk gibi olumsuz özellikleriyle birbirleriyle didişmeleriyle de dalgasını geçiyor yazar. Öyküler genelde siyah veya beyaz ezilen horlanan insanların trajedisiyle sona erse bile, öykülerin genel havası mizah öyküleri niteliğinde olduğu için insan gülümseyerek bazen de gülerek okuyor bu da öylüler trajik biçimde sona erdiğinde bile üzerine ağırlık çökmemesini sağlıyor.
Her Çıkışın Bir İnişi Vardır
Her Çıkışın Bir İnişi VardırFlannery O'Connor · Metis Yayıncılık · 201192 okunma
Emperyalistler,her İslam memleketinde,dinden nefret eden ve dini prensiplerden uzak yaşamayı gaye edinen birnevi aydınlar zümresi yetiştirmeye özellikle önem vermiştir.Öyle ki,bu zümre,elindeki propaganda vasıtalarıyla,dini hakikatları veya dini yaşayışı,yobazlık,gericilik ve tutuculuk gibi ürpertici tanımlamalarla geniş halk kitlelerine takdim etmiştir.Aydınlar arasında ,İslam nizamına dönülmesi gerektiği tezini müdafaa eden her aydına karşı özel bir cephe kurulmuştur. Çünkü bilhassa aydın bir zümrenin bu şekildeki tavsiyeleri, Haçlı emperyalizminin iki asırdan beri devam ettirmekte olduğu büyük gayretlerin boşa gittiğini göstermekteydi.Ne yazık ki emperyalistler bu hususta gerçekten başarı gösterdi.Müslümanları dinlerinden uzaklaştırmaya muvaffak oldular.Gerçi bu memleketlerde hala"İslam"dan bahsedilmektedir.Ve üstelik bu milletler, sırası gelince,"müslüman"olduklarını iddia ederler.Fakat bu iddianın gerçekte hiçbir fonksiyonu yoktur.Emperyalistler,halkın yeniden İslam nizamına dönüşü gayesiyle İslam dünyasında cereyan eden bütün teşebbüsleri engellemeye muvaffak oldular.
Sayfa 186
Reklam
Haçlı emperyalizmi,köle haline getirdiği islam dünyasına bu gelişmeyi mecburi bir aşamaymış gibi empoze etti.Kimse karşı koymasın diye de, aynı zamanda fesatçı,bozguncu karakterli bu akımın İslam alemi için"hayırlı"olduğu fikrini kabul ettirmeye çalıştı.Bu sebeple,bütün beşeriyetin menfaati (!) uğruna icat edilen bu cereyanı(akımı) önlemek için oluşan direnişlerin gericilik,yobazlık, softalık ve tutuculuk olduğunu söylüyor ve insanın bu gibi vasıflardan uzak kalması gerektiği üzerinde durarak yukarıda zikredilen telkini zihinlerde iyice yerleştirmeye gayret ediyordu.Tabiatıyla bu akımların karşısında gözüken herkes aşağılanmış oluyordu. O halde kim böyle bir aşağılık duruma düşmek ister ve yobazlık,tutuculuk gibi sıfatları kendisine yakıştırabilirdi?Gericilik ve yobazlık gibi menfi şöhretlerden kurtularak"ilerici"ve"aydın"olmanın garantisini elde edebilmek için bu"akım"lara kendini uydurmak daha doğru bir yol değil midir?
Sayfa 164
Ali Şeriati’nin Duası
Ey Rabbim! Alimlerimize sorumluluk, müminlerimize aydınlık, aydınlarımıza iman, tutucularımıza anlayış, anlamışlarımıza tutuculuk, uyumuşlarımıza uyanıklık, uyanıklarımıza irade, dindarlarımıza din, şairlerimize şuur, araştırmacılarımıza hedef, umutsuzlarımıza umut, zayıflarımıza güç, oturmuşlarımıza kıyam, donup kalmışlarımıza hareket, ölülerimize hayat, körlerimize görüş, suskunlarımıza feryat, küfürbazlarımıza edep, halkımıza özbilinç ve izzet bağışla.
Ali Şeriati'nin Duası
Ey Rabbim! Alimlerimize sorumluluk, müminlerimize aydınlık, aydınlarımıza iman, tutucularımıza anlayış, anlamışlarımıza tutuculuk, uyumuşlarımıza uyanıklık, uyanıklarımıza irade, dindarlarımıza din, şairlerimize şuur, araştırmacılarımıza hedef, umutsuzlarımıza umut, zayıflarımıza güç, oturmuşlarımıza kıyam, donup kalmışlarımıza hareket, ölülerimize hayat, körlerimize görüş, suskunlarımıza feryat, küfürbazlarımıza edep, halkımıza özbilinç ve izzet bağışla. Allahım! Bana yenilgide çabalama, umutsuzlukta sabretme, yoldaşsız yürüme, silahsız savaşma, ödülsüz çalışma, dünyasız din, isimsiz yücelik, ekmeksiz hizmet, riyasız iman, gösterişsiz iyilik, hevessiz aşk ve halkın kalabalığı arasında yalnızlık nasip et.
Avrupalı'ya göre cihad; vahşilik, kan dökücülük, barbarlık demektir. Hünerli ağızları, büyülü yazılarıyla gerçeklerin yüzünü boyamaktan geri durmadılar. Ne zaman bu söz, "Cihad" sözü duyulursa Avrupalıların gözünde; "Kılıcını kınından çıkarmış, içi kin ve tutuculuk ateşiyle yanan, ruhu barbarlık ve vahşetle dolu, gözü dönmüş,
886 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.