"Zavallı adamlar! Niçin onları durdurmuyorsun Ko Po Kyin?
Hiç kimseyi tutuklamaya gerek yok. Tek yapacağın şey köye gidip planlarını bildiğini söylemek. O zaman bunu sürdürmeye cesaret edemezler."
"Oh, elbette, eğer istersem onları durdurabilirim. Ama ben
öyle yapmak istemiyorum. Bunun için nedenlerim var. Anlıyor musun Kin Kin -lütfen bu konuda çeneni tut-, buna benim kendi isyanım diyebilirim. Zaten bütün hepsini ben düzenledim."
"Ne!"
Ma Kin sigarasını düşürdü. Gözleri öyle kocaman açılmıştı ki göz bebeklerinin çevresindeki soluk mavimsi akları olduğu gibi görünüyordu. Dehşete kapılmıştı. Bağırmaya başladı:
"Ko Po Kyin, ne diyorsun sen? Gerçekten böyle demiyorsun değil mi? Sen! Bir ayaklanma başlatıyorsun -bu doğru olamaz!"
"Kesinlikle doğru. Üstelik çok da iyi iş çıkarıyoruz.
Anahtar Sözcükler: İletişim, İletişimsizlik, yabancılaşma, bürokrasi, çatışma, kafkaesk, dava, simgesel anlatı.
Her şeyi halledip mutlu sona götüren yolu bulabilecek miydi? (Franz Kafka-Dava, 1925)
Öncelikle bu yazım bütünüyle bir Dava incelemesi değildir. Kafka’yı bir nebze olsun anladığım ölçüde yansıtmaya çalışacağım bir yazım olacaktır.