Az gelişmiş aşklar ülkesi olarak dünya milletleri arasında ön sıraları işgal ediyoruz.
Sayfa 450Kitabı okuyor
Değerini tam bilmeyen kişi, gereksiz yakınmalarla gün geçtikçe daha da bozulur ve çürüyüp gider. Kişisel değeri büyütmek de küçültmek de aynı derecede zararlıdır. Yola çıkmadan önce altından kalkamayacakları bir yükün altına girenler daha işin başında ezilip kaybolurlar; gerçek değerinin çok azını ortaya koyanlar da kısa zamanda tembelleşip bir işe yaramazlar.
Sayfa 97Kitabı okuyor
Bütün hayatımızı yersiz çekingenliklerle mi geçireceğiz Olric?
Cesareti yalnız kafamızda mı yaşayacağız?
Olric’e durmadan, baharı göreceğimizi söylüyorum. Sarayın soğuk duvarları arasında geçirdiğimiz günler sona erecek. Bu günlerinde sonu gelecek: bunu hissediyorum Olric.
Onların küçük yaşantılarının içinde ben de küçülmedim miOlric? Ucuzluk bana da bulaşmadı mı?
-Hayır, efendimiz. Öyle içten yaşadınız ki.
Vazgeçiyorum; bütün insanlığın önünde eğilerek özür diliyorum: beni yanlışlıkla çıkardılar sahneye.
İnsanlar diyorum Olric..
Seni sen yapan özellikleri severler.
Sonra da onu senden alıp seni değiştirmeye çalışırlar...
Yaşamamaktan yoruldum.
İletişim Yayınları
Benim cefalı yarım kafamdır
Divanda düşünmek bütün safamdır.
Sayfa 134 - iletişim
aslında
Esasında, sizleri yarglamaya hiç niyetimiz yoktu;
sizin důnyanızda, dünyayı bizlerin sanıp yaşarken, hepinize hayrandık. Sizler olmadan yaşayabileceğimizi bilmiyorduk. Ayrica, důnyada gereğinden çok acıma olduğuna
ve bizim gibilerin ortadan kaldırlmamasının sizlerin insancıl duygularına bağlandığına inanmıştık.
Sayfa 225 - İletişimKitabı okuyor
“Hepsi, ayrı ayrı geliyorlar, birbirlerini kötülüyorlar bana. Her biri de, anlatmadan önce sanki kendisinden yana çıkacağıma güveniyormuş gibi görünüyor.”
Zaman uygun. Tam mevsimi, gören yok. Ey tabancali adam! Bitir işini.
Sayfa 700
İnsanlar diyorum Olric..
Seni sen yapan özellikleri severler.
Sonra da onu senden alıp seni değiştirmeye çalışırlar..
Bütün hayatımızı yersiz çekingenliklerle mi geçireceğiz Olric? Cesareti yalnız kafamızda mı yaşayacağız?