Ülkemizde ve iç alemimizde yaşadığımız daha doğrusu ülkenin münevver kesimi tarafından, Avrupalılaşma gerekçesiyle, laiklik bahanesiyle, taassuba düşmemek gayesiyle yaşatılan, dayatılan manevi buhran sürecinde bizlerden önceki iki neslin nelere maruz kaldığını hocanın deyimiyle "fevkalade" bir Türkçeyle aktaran, hacmi küçük ama etkisi çok büyük bir eser.
Dava derdinde olan, mefkuresi bulunan herkesin mutlaka istifade etmesi gereken bir kitap. Laikliğin nasıl yanlış anlaşıldığını, Avrupa ve batı dünyasındaki anlayış ile yine laikliğin ülkemizde inkılaplar yapılmak amacıyla nasıl emniyet subabı olarak kullanıldığını anlamak, ayrıca taassup sahibinin; inancı, namusu ve kültürel dayanağı sağlam olan yürekli Anadolu halkının mı, yoksa kendisini aydın ve münevver addeden kesimin mi olduğunu anlamak için mutlaka okumak, anlamak, sindirmek ve anlatmak lazım.
Şuurlu ve mübarek bir mefkure sahibi olabilmek duasıyla.