Aytunç Altındal, Mayıs 2005'te Kadir Çelik'in Star Tv'de sunduğu Objektif programında, bu tarikatın(Almanya tarafından yasaklanmış Amerikan güdümlü Amerikan Scientology Tarikatı) yurtdışı bürosuna 1990'ların ortalarında Necmeddin Erbakan'la birlikte gittiklerini, Erbakan'ın Amerikan Devleti'nce resmen sahip çıkılan Hıristiyan-Siyonist Scientoloji tarikatının mekanında namaz bile kıldığını açıkladı ve Altındal'ın açıklamaları Erbakan tarafından yalanlanmadı.
Niye güzel olan her şeye düşmansiniz. Bu tip programlar olmasa TV de Kuranı kerim e dair ne var ? Birileri düşünmüş, iyi de düşünmüş en güzel şekilde okumaya çalışıyor belki öylesine izleyen birinin ilgisini çekecek, anlamıyla, okunuşuyla merak edecek ? Yok ya kibrinizden tebrik edemiyorsunuz. Kibrinizden iyilikte bile açık ariyorsunuz. Her şeye de fikriniz var.
Arap Ataş

Arap Ataş

@Arapatas
·
27 Mart 12:49
Anlamdan şaşmamak lazım
Nağmeler uyutur anlamlar uyandırır. Nağme söyleyen sevilir anlam söyleyen idam edilir!
Reklam
Kapandı galiba kanal... :)
Bi' ara Flash TV vardı; kanalda 7/24 ya sıra gecesi, ya da kına gecesi... :) Adamların hiç derdi yokmuş gibi.. :)
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İsrail ile ticaret manipülasyonlarına 24 TV'de cevap verdi: "Gemi İtalya'dan kalkmış transit gemi. Derince'de yükünü indiriyor. İsrail limanına gidiyor. Sanki bu gemi Türkiye'den İsrail'e giden bir ticaret gemisi gibi yansıtılmaya çalışılıyor"
Ben rahibelerin yanındaki kiralık odama döneceğim, kitap okumaya çalışacağım, TV'yi açıp hep aynı bildik programlara bakacağım, saati kuracağım, her sabah aynı saatte çalıp beni uyandırsın, ben de kütüphaneye gidip her gün yaptığım aynı şeyleri makine gibi tekrarlayayım diye. Öğlen de tiyatronun karşısındaki parkta her gün oturduğum bankta oturup sandviçimi yiyeceğim, Allah'ın her günü sandviçlerini yemek için hep aynı bankları seçen insanlar göreceğim, hepsinin yüzünde hep aynı boş bakış olacak, derin bir şeyler düşünüyormuş numarası yapacaklar.
Reklam
Bu "kendine yabancılaştırılmış” toplumumuzda, ilmin yerini cehalet, aşkın yerini flört, saygının yerini hayâsızlık aldı! Zavallı toplumumuzun, maddiyata zebun olmaktan başka hiçbir değer yargısı kalmadı! Dertsiz, tasasız, idealsiz, var denemez kültürünün tek kaynağı TV kanallarının mübtezel programları olan toplumumuz nasıl kurtulacak bu cehalet cehenneminden Ya Rabbi! Ya Rabbi!
Sayfa 181Kitabı okudu
Bir insanın geleceğini önceden görmek isterseniz, onun aylık isteğe bağlı harcamalarına bakın. A kişisi Kiliseye bağış, Tasarruf , Yatırım Üzerine Kitap, Yatırım Konulu Seminer, Spor Salonu Aidatı, Yardım Kuruluşuna Bağış, Akıl Hocası Tutmak B kişisi Altılı Bira, Yeni Ayakkabı, Yeni TV, Maç Biletleri, Altılı Bira, Patates Cipsi, Altılı Bira
youtu.be/woZkJJ3jJq8?si=... Seni masa örtülerine Seni perdelere Seni annemin dantellerine Seni TV üstündeki kılıfa ANLATASIM VAR
240 syf.
·
Puan vermedi
·
33 saatte okudu
Yaşadığımız hayat karmaşasında anın içinde gizlenmiş zenginlik ve güzellikleri kaçırıyoruz. Sen de anda kalmayıp yarın olma ihtimali olan şeyler üzerine odaklanır ve eline gelen fırsatları kaçırırsan bunun adı şanssızlık ya da kadersizlik olmaz.mı? stediklerin olmayınca “Kader böyleymiş, Allah nasip etmedi...” gibi söylemler sarf etmek, önüne
Kaderle Randevu
Kaderle RandevuFırat Çakır · Destek Yayınları · 202047 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Kitabı okuduğum dönemde (birkaç sene evvel) Raif Efendi karakteri ile çok özdeşleştirmiştim kendimi. Şu an öyle bir durum söz konusu değil. Sonuçta zaman geçtikçe ve insan da o zamanı bir şeylerle doldurdukça aşama kaydediyor, gelişim gösteriyor. Dolayısıyla bugün bakınca öyle bir özdeşleşme hissetmiyorum. Ama okuduğum dönemde hissettiğim yalnızlık duygusunu paylaştığım biriydi Raif Efendi. O nedenle minnet duyduğum bir roman kahramanıdır kendisi. Dolayısıyla hatrı var bende. Kitapların yazılış hikayelerini merak ederim. Yazar bu kitabı yazmayı nasıl düşündü, nasıl yazdı, ne kadar sürede yazdı gibi soruları sorarım ve kitap bittikten sonra da bu soruların cevabını ararım. Sabahattin Ali'nin Kürk Mantolu Madonna'yı yazma süreci de ilgi çekici. Kendisi ikinci kez askere alınır ve yedek subay olarak askerliğini yaparken attan düşüp elini kırar. Ancak buna rağmen çadırında tenekede ısıttığı suya kolunu sokarak bu kitabı yazar. Ve o dönemlerde romanlar gazetelerde bölüm bölüm yayınlanır ve buna da tefrika denir. Yani bugünkü tv dizileri gibi. Ve Sabahattin Ali hem askerde olmasına, hem de eli kırık olmasına rağmen romanını yazmayı ve hiç aksatmadan tefrika edildiği gazeteye düzenli olarak göndererek eserini bölüm bölüm okuyucusuyla buluşturur. Dolayısıyla arkasında yatan bunca emeği de düşününce hem kitabın değeri gözümde artıyor hem de Sabahattin Ali'ye sevgim, saygım, hayranlık hissim büyüyor.
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021311,5bin okunma
Değiştirmeyeceğini anladığın şeyleri kabullendiğinde savaşın bitiyor. #Bahar
... Ya hacı abi ben hiç TV seyretmiyorum ya, hep kitap okuyorum. Haa, belki de ondan mutlusundur sen bu kadar. Cahil kaldığın için. Cehalet mutluluktur derler.
Kandırıyorlar seni hanımefendi kardeşim
Kandırıyorlar seni hanımefendi kardeşim. Vallahi kandırıyorlar, bunların kadın diye bir derdi yok! Şayet olsaydı tarihte Ebu Gureyb hapishanesinde tecavüze uğrayan binlerce kadın adına dünya ayağa kaldırmaları gerekmez miydi? Kadın diye bir dertleri olsaydı, bugün annelerinden kopararak dağdaki terör örgütlerine kaçırılan binlerce kızımızın hakkını ararlardı. Böyle bir dertleri olsaydı, Hayatın farklı çalkantılarıyla tuzağa düşürülerek fuhuş bataklıklarında debelenmek zorunda kalan nice kızlarımız için iki kelime ederlerdi. Kadın diye bir dertleri olsaydı, Sırf markasını büyütebilmek için küçücük yavrularımızı bile büyük kadınlar gibi makyajlayarak billboardlara asma kepazeliğine isyan ederlerdi. Bunların derdi kadın olsaydı, reyting uğruna kadın bedenini teşhirciliği yapan TV programlarına, dizilere, filmlere ve bilimum bütün TV kanallarına dünyayı dar ederlerdi. Bunların tek derdi kristali, tenekeleştirmektir. Kurdukları kirli dünyanın para akarlarına çomak sokan, tesettürü kara propagandalarla kötü göstermektir Bu yüzdendir bu yüzdendir "Kara Fatma" benzetmeleri bu sebepledir çarşaflı gördükçe küplere binmeleri...
Taşra, merkeze benzeyebildiği ölçüde bizim için değerli sanki (Bu arada sakallı bir gencimiz TV'de İspanyolca melodiler söylüyor, bir İngiliz yapar mı bunu? İlginç bir konu).
Sayfa 242Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.