"Kalbe gelen bütün keşifleri, halleri bize verseler fakat kalbimizi Ehl-i sünnet itikadı ile süslemeseler, kendimi mahvolmuş halimi harap bilirim."
Ubeydullah Ahrar (k.s)
Ubeydullah Ahrâr Hazretleri nakleder
ki: "Bir aziz zât, Nakşibend Hazretleri'ni
vefatından sonra rüyasında görmüş ve ona:
-Ebedi kurtuluşumuz için ne yapalım?
diye sormuş. Hâce Hazretleri şu cevabı
vermiş: <-Son nefeste neyle meşgul olmak gerekiyorsa onunla meşgul olun! Yani, son nefeste nasil ki tamamen Hak Teâlấyı düşünmeniz lâzımsa, hayatınız boyunca da o şekilde uyanık olunuz!"
Ubeydullah Ahrar aynı zamanda bir çiftçiydi. Tarlada ziraat yaparken insan eğitirdi. Bir yandan Darüşşifada hastalara bakar ve öte yandan insan eğitir, seyr ü süluk yaptırırdı. Batı'da gelişen Hospitalıen Tarikatı'nın ismi hastanecilikten gelir ve kuruluşunun temelinde Haçlı Seferleri ile Antakya ve Şam'a gelen Hristiyanlann buralarda Müslümanlardan gördükleri ahilik örnekleri yatar.