Stefan Zweig'i uzunca bir süredir okumuyordum. Aslında özel bir sebebi yok fakat kitapları her ne kadar çarpıcı da olsa yine ve yine popülerleşenler arasına girmesi beni kendinden uzaklaştırdı birazcık. Kısacık öykü kitaplarını okumuş olmama rağmen kesinlikle kolay bir dili olmadığı kanısındayım. Üç Büyük Usta'yı da bu yıl okuyacağım Dickens ve Balzac'ı ufacık tanımak adına ve zaten hayranı olduğum Dostoyevski'ye daha da bağlanmak adına okudum. Biyografi kitaplarına ayrı bir ilgim oldu son dönemde çünkü fark ettim ki kitapların, özellikle klasiklerin, yazarlarını ufacık da olsa tanımak daha verimli bir okuma sunuyor biz okurlara. Dostoyevski kısmını bayılarak okuduğum bu eserin, diğer iki yazarının azıcık gölgede kaldığını söyleyebilirim. Fakat bunun benden kaynaklı olması yüksek ihtimaldir. Kolay bir okuma sunmuyor bizlere Zweig, yoğun tasvirleriyle bizi yazarın yaşadığı döneme götürüyor, karakterlerine kendi benliklerini, tutkularını, hayatlarını ustalıkla nasıl yansıttıklarını görüyoruz. Herkese tavsiye etmem, bu üç büyük yazarı merak edenlere ve Zweig'in biyografideki başarısını okumak isteyenlere tavsiyemdir.