Bizim kendi edebiyatımız için üç dilin sarfını ve nahvini bilmek, onun için de üç dil dersi görmek gerekiyordu. Türkçe, müstakil Arapça, müstakil Farsça!... Çünkü bizim edebiyat dilimizde üçü de kaideleriyle birlikte yer etmişti, yaşıyordu, hüküm sürüyordu...