Euripides'in tragedya yarışmalarında iki büyük rakibi Sophokles ve Aiskhylos'u devirip birincilik kazandığı Hippolütos adlı eserini incelemek son derece güç. Nereden başlayacağımı bilemesem de nerede sonlanacağımı kestirebiliyorum. Aklımda kocaman bir soru var; 'Bu kimin hikâyesi?'
Antik Yunan tragedyaları her okurun mutlaka okuması gereken,
Hüsn ü Aşk
"Gayret dedi Aşk’a ey birâder
Gel yol eri yolda olmak ister"
Besmele-Hamdele-Salvele..
Merhum Şeyh Galib Hazretlerini Rahmetle yâd edelim. Hamd ile salvele getirip evvala; Hazretin ruhuna bir Fatiha armağan edelim.
Elimden geldiğince ve kalemim yettiğince, bu şaheseri terennüme ve dahi izaha yelteneceğim. Haddimiz ile
YEDİNCİ MEKTUP
Platon'dan Dion'un akraba ve dostlarına.
İyilikler,
Sizin de Dion gibi düşündüğünüze inanmam gerektiğini; eylem ve sözlerimle size, elimden geldiğince yardım etmemi istediğinizi yazıyorsunuz. Şu yanıtı veririm: görüş ve istekleriniz gerçekten Dion'unkiler gibiyse, çabalarımı sizinkilerle birleştirmeye hazırım; değilse, uzun
"İlk yıl bazılarımızın hayatını kaybettiği zamandır. İkinci yıl ise geri kalanımızın insanlığını kaybettiği zamandır."
"Sırlar, onları saklayanlarla birlikte ölürler." Devrime katılmaya hazırlanın.
Spoi alert!!!
Iron Flame'i bitireli birkaç saat oldu ve hala iyi değilim. Ne kadar çabalarsam çabalayayım son 25 sayfa
Buz ve Ateşin Şarkısı.
Yakın döneme damgasını vuran, içinde muazzam bir evreni barındıran, hayranlık uyandırıcı bir kitap serisi kendisi. Dizisi çekildiğinde popülerliği hızla artmış ve iyi, kötü pek çok eleştiri almıştır. Peki nedir bu seriyi bu kadar popüler kılan? Gelin şimdi hep beraber bunu irdeleyelim.
Kalın ve içinde kaybolduğum kitaplara
ufak spoiler uyarısıı
Öncelikle bu kitabı okuyun ve okutturun.
Ayfer Tunç'tan okuduğum ilk kitaptı ama son olmayacağını söyleyebilirim.
Kitapta Ekmel Bey ve Derya'ya ait iki ayrı günlük okuyoruz.
Ekmel Bey bürosunu kapatalı aylar olan bir avukat, eşinden ayrı, bir kızı var.
Derya bu hayatta sadece abisine sahip bir kadın.
Tabii ki bunlar
"Kim ki bin kere ‘Kulhüvallahü ehad sûresi'ni okursa,kendi nefsini Allah'tan satın almış olur."
[Suyuti, el-Fethu’l-Kebir]
• "Kim ki Arefe gününde bin kere ‘Kulhüvallahü ehad suresi’ni okursa,Allah Teâlâ ona istediğini verecektir."
[Münavî,Feyzü’l-Kadir]
Bu nedenle arefe günü bin defa İhlas suresini okumak, selef-i salihinden gelen bir âdet olmuştur.Bediüzzaman Hazretleri de
• “Arefe gününde müstahsen bir âdet- İslamiyeye binaen Sure-i İhlası yüzer defa tekrar ederek okuyup...” [Mektubat,Yirmi Altıncı Mektup,Dördüncü Mebhas, Dokuzuncu Mesele]
demek suretiyle bu geleneğe işaret etmiştir.Bu sayının bin olduğunu da şu sözlerle ifade etmiştir:
• "Bizim memlekette eskide arefe gününde bin İhlas-ı şerif okurduk...”[Şualar,On Üçüncü Şua, s.299.]
Küçük yaşta ailesini kaybeden Harry Potter, annesi (Lilly Potter) ve babasının (James Potter) da mezun olduğu Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu müdürü Albus Dumbledore tarafından kapılarına bırakıldığı günden beri teyzesi, eniştesi ve kuzeni Dudley ile birlikte büyünün gerçek olduğundan dahi habersiz bir şekilde yaşamaktadır. Eniştesi (Vernon
İsa Mesih, çarmıhta acı çekerek öldükten sonra mezara gömülmüş ve üç gün boyunca mezarda kaldıktan sonra ölümden dirilmiştir: Üçüncü gün sonunda İsa Mesih ölümden dirilmiştir: "Mesih acı çekecek ve üçüncü gün ölümden dirilecek"(Luka, 24/46). Hıristiyan geleneğinde oldukça önemli olan dirilme hadisesi, incillerde şöyle
Öncelikle selam değerli okurlar. Spoiler var ama bence çok da şey değil. Sonuçta bir olay yok kitapta. Mektuplar var. Ben bazı mektupları vereceğim ve mektupları yazanlar hakkında birkaç bilgi. En etkilendiklerimi yazacağım tabii. Her neyse ona göre okuyun.
Fransız direnişçilerinin ölmeden önceki son mektuplarını konu alıyor alt başlıkta da
Birinci bölümde, Behruz Celali Furuğ'un şiirini ve hayatını anlatıyor. Anlatırken Furuğ'un şiirlerinden ve yazılarından alıntılar veriyor.
(Furuğ'un hayatı beni aşırı etkiliyor. Daha önce
Yaralarım Aşktandır kitabını okumuştum. Onun yazdıklarını ve yaşadıklarını okumak içimi yakıyor. Çünkü onunla çok fazla ortak yönümüz var. Furuğ'u
Edebiyat denilince şüphesiz ki akla Rus Edebiyatı gelir. Rus Edebiyatı denilince de akla ilk gelenlerden biri usta yazar Lev Nikolyeviç Tolstoy'dur. Hristiyan olarak vaftiz edilerek hayata gözünü açan Tolstoy, daha çocukluğundan itibaren içindeki tatminsizliği sonlandiracak olan Hz. Muhammed'i tanır ve ona karşı olan hayranlığını "... Muhammed her zaman Evangelizm'in üstüne çıkıyor. O, Isa'yı Allah saymıyor ve kendini de Allah ile bir tutmuyor. Müslümanların Allah'tan başka ilahıyoktur ve Muhammed O'nun peygamberidir. Burada hiçbir muamma ve sır yoktur. " diyerek hiç gizlemeden açıkça belirtir. Kitap bes bölümden oluşuyor:
İlk bölümde Hindistan'da basılmış bir hadis kitabını okuduktan sonra oluşturduğu risaledeki hadisler yazılmış. Şahsen çoğuna inanmıyorum. İkinci bölümde bir Müslüman koca ile evli olan Hristiyan annenin çocuklarının din seçimleri ile ilgili tavsiye isteğinde bulunduğu mektuplar ve yazarımızın cevap verdiği mektuplar mevcut. Üçüncü bölümde ise - ki bence en etkili bölüm - Tolstoy nasıl bir arayış içinde olduğundan, neler düşündüğünden bahsediyor. Kayboluşu, çırpınışı... Resmen kendi ruh halimi gördüm. Bu adamın düşünce yapısı benim için çok farklı. Dördüncü bölümde hadislerin Rusça baskısı ve son bölümde ise mektup yazan aile ile Tolstoy arasındaki yazışmaların orjinal metinleri mevcut.
Ben şaşırdım ayrıca hoşuma gitti yazarımızın düşünceleri.