Derken zaman geçti. Belki de geçmedi. Gece ve sonra yine gündüz semaha durdu belki. ay ve güneş cömert ziyalarını saçarak doğdu belki. Birileri daha doğdu, birileri daha yaşadı ve birileri daha öldü belki. Bütün takvimler yanlış sayfayı, bütün saatler yanlış zamanı gösterdi. Kronos, Azrail gibi elinde elinde tırpanla gezindi. Düşünceler uçup gitti. Unutulmasın diye, ucuna kırmızı iplikler bağlanmış düşünceler. Afrika, Orta Doğu, Akdeniz ve haritadaki bütün öteki yerler. Kerevetten başka her şey gitti. Bütün bunlar olurken ve olmazken, önüne, sadece önüne bakmak için çok gayret gösterdi. Ama bir ara, o aralığa sığmış kısacık bir boşlukta, kendine yakalanmaktan korkan bir hızla, kaldırdı çabucak başını, kapıdan yana aceleyle göz attı. Önce kaçamak, sonra içinde kıpırdanan suçlu mahcubiyeti boş verip dümdüz kapıyı seyretmeye başladı. Off, nasıl da özlemişti kapıyı… Ama kapalıydı şimdi kapı.
Sayfa 183 - Hep Kitap
Toksik Çocuk Roy
Biz onu tanıyanlar -arkadaşları- Ona Roy diyorduk . Tanımayanlar ise “ Şu berbat Toksik Çocuk” Asbest ve amonyak severdi, Bir de sigara dumanı.
Reklam
Kafamda taşanlarla yataktan zinde kalkmış çalışacaktım, bütün sabah buna inanmıştım. Masamın başına henüz geçmiştim ki, iğrenç, utanç verici ve inandırıcı bir nakarat: “Ne anyorsun bu dünyada?” Coşkum uçup gitti. Ve her zamanki gibi, bir cevap bulmak, birazcık uyuyabilmek umuduyla yatağıma döndüm.
Sayfa 154Kitabı okudu
Sazgılar havsalamdan kaybolurken Uçup gitti kır köşelerinden çiçekler Oturaksız sözler ve yabani bal arıları Polen taşırken kaçının vardı ki aklında başı
O Zin'de sevda ve dahi saadetten Uçup gitti hayat belirtisi birden Bir gül gibi baygın düştü çimen üstüne Bülbül aşkı yüzünden ciğeri yüz pare
Sayfa 197 - Dara YayınlarıKitabı okudu
"İnsanın oğlu kendinden kopmuş bir parçadır, derler. Bir şahindir oğul: Canı istedi uçup geldi yanımıza, canı istedi ,uçup gitti... Seninle ben bir ağaç kovuğunda iki mantar gibiyiz, diz dize otururuz, bir yere gidemeyiz. Yalnızca ben kalacağım senin yanında daima... sen de benim yanımda..."
Sayfa 170 - Kültür yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Onun boynuna sarılıp yeni yaşam için haz dolu gözyaşları döktüm. Bu, sendeki tek rüyaydı. Uçup gitti, ama geride yansıması olarak gecenin göğüne ve onun güneşine, sevgiliye olan o sonsuz ve sarsılmaz inanç kaldı.
"İnsanın oğlu kendinden kopmuş bir parçadır, derler. Bir şahindir oğul:Canı istedi uçup geldi yanımıza, canı istedi, uçup gitti... Seninle ben bir ağaç kovuğunda iki mantar gibiyiz, diz dize otururuz, bir yere gidemeyiz."
Umut, göğsümden çoktan uçup gitti.
Sayfa 419Kitabı okudu
....Hayallerim bir daha dönmemek üzere uçup gitti.
Sayfa 101Kitabı okudu
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.