Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İnsanın alınyazısına sonradan çirkin bir el yazısıyla eklenmiş uğursuz cümleler gibi. Şeytanın kirli elleriyle hayatımıza dokunabilme uğraşısı gibi. Uçurtmanın sahibi olan çocuğu her seferinde kolunun kenarıyla gözyaşlarını silmeye çalışırken ve iç çekerek ağlarken görüyorum. Ne uçurtmayı izlemeye ne de ipin ucundan tutup da yükselmesine yardım etmeye cesaretim var. Sonuçta uçurtma da bir sahipleniş kurgusu. İpi elinde tutabilme çabası. İpini elinde tutmak, uçmasını izlemekten keyifli ne de olsa.
Bazı anlarda cesaretim kırılıveriyor. Bir uçurtmaya, gözlerimi ayırmadan uzunca bir süre bakabilecek cesareti bile bulamıyorum kendimde. Uçurtmanın dengesi bozulacak, kuyruğu dolanacak ya da ipi kopacak gibi geliyor. Bir şeyler iyi gitmediğinde ve tüm bunlar üst üste geldiğinde, insan, bundan böyle yaşananların ve yaşanması muhtemel olanların kötülükten başka bir şey getirmeyeceği hissine kapılıyor. Bir adım sonrasında toprağın ayaklarının altından kayıp gideceğini düşünmek gibi bir his bu. Her adımı boşluğa atmak gibi.
Reklam
Nasıl tarif ederim bilmiyorum. Deli gibi özledim mi denir ? Yoksa özlemimden deliriyorum galiba mı… Tek bildiğim artık dağıtıyor beni sevgim de özlemim de. Bi yanım kaç diyor bi yanım git diyor bi yanım ara özledim de bi yanım uyumuştur mesaj at. Sonra oturuyorum bi köşeye öylece kalıyorum yalnız başıma. Üstelik hiçbirşey yapamadan. Öylesine bomboş. Öylesine haksızlığa uğramış, uçurtmasının ipi kopmuş bi çocuk gibiyim. Sadece izleyebiliyorum. Koşsam boyum yetişmiyor uçurtmanın ipini tutmaya. Arkasından baksam içim acıyor. Birine söylesem uçurtmamın ipi koptu diye bırak boşver yenisini alırız gibi bomboş anlamsız saçma sapan teselliler. Yenisi eskisi vs değil mesela anlamıyorlar. Mesele sensin görmüyorlar. Bi sigaram anlıyor beni. Ara sıra rakım ve karşımda senin vesikalığın. Ama yetmiyor artık, ne duruluyor ne dayanılıyor ne kaçılıyor ne uzaklaşılıyor. Dümdüz hiçbirşey ilaç olmuyor sensizliğe. Aklımı kaçırıyorum diye korkuyorum bazen. Dur diyorum yapma oğlum. Delirme kaybetme kendini dur. Ya olacaksa da zamanı varsa, ya bi ihtimal varsa da sen delirerek onu da yok edersen diyorum. Dur emre diyorum dur. Kaybetme kendini. Kendini kaybedersen içindeki kocaman onu da kaybedersin dur. Ama inan durdurulacak gibi değil. Gerçekten değil. Dayanamıyorum…
Yükselmek için bırakmak..
Kendinize bir uçurtmanın ipi koptuğunda ne olduğunu sorun. Yükselir! Gökyüzünün enginliklerine doğru tırmanır. Çünkü doğası budur; yükselmek için yapılmıştır. Biz de öyleyiz: Özgür olmak için yaratıldık. Bundan daha az olan her şey için, yalnızca şu söylenebilir: Yeterli değil!
Sen eline bir uçurtmanın ipi tutuşturulana kadar göğe bakmadın..
Sen eline bir uçurtmanın ipi tutuşturulana kadar göğe bakmadin.
Reklam
“Kendinize sorun, bir uçurtmanın ipi kesilince ne olur? Yukarı çıkar! Yükseklerdeki engin göklere tırmanır, çünkü tabiati budur, yükselmek için yapilmistir. Biz de öyleyiz: Özgür olmak için dogduk.”
Başladıysa Biter!
İtiraf ediyorum baba! Uçurtmanın ipi kopmamıştı, ben çakımla kesmiştim.
111 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 saatte okudu
öyle işte...
Yaradır kanar, dağlanır gün olur kabuk bağlar geçer gider bi bakmışsın biter ,belki izi kalır ama dokunsan acımaz artık. Bazı anlar bazı anılar vardır derin bir yaradır içeride, tazeciktir. Aylar geçer yıllar geçer çocukluğun geçer, anneliğin geçer, geçer ha geçer ama sızısı geçmez. "Ah" olur oturur baş köşeye. Umulmadık bir an da çıkar gelir hesap sorar ya hani. İşte öylesi bir ruh hali bıraktı her bir öykü can evimde. Gam yüklü satırlarda gezinirken geçmişin kokusunu ciğerlerime çekip boğum boğum düğümlendi keder yüreğimin başucunda. Hani dedim niye gülmedi yüzümüz bi kerende. Rüyalar kadar hayatın gerçekliği vurdu yüzüme. Olsundu varsayayım ki çocukluğumun sokaklarında bir düş gördüm. Mavi uçurtmamı o heyecanla yükseltirken pamuk şekerini andıran bulutlara , taşa takılıp düştüm de gözümden iki damla yaş süzüldü. Uçurtmanın ipi kopmuş varsın armağanım olsun gökyüzüne. Yere düşen bedenime aldırmaksızın üstümü başımı çırptım, hayallerim dağıldı tozlarla birlikte. Ama ben dışıma ağlayamadım ki zaten hiç. Fırtınaları mı önce içime hapsettim, büyüdükçe ayağımda ezdim , sonra baktım ki kibir oldu yükseltti insanların tepesine. Yok böyle de olmaz dedim atladım aşağı. İnsandım. Yenildim, kaybettim ama pes etmedim inadına... Okuyun, okutturun... Hulasa çok beğendim eseri ,kalemine gönlüne sağlık, siz yazın biz okuyup yaşayalım. Teşekkürler
Esra kahya b.
Esra kahya b.
Benim Rüyalarım Hep Çıkar
Benim Rüyalarım Hep ÇıkarEsra Kahya · İletişim Yayınları · 2023210 okunma
Bir Şey Olmayacak Sakin Ol
Bazı anlarda cesaretim kırılıveriyor. Bir uçurtmaya, gözlerimi ayırmadan uzunca bir süre bakabilecek cesareti bile bulamıyorum kendimde. Uçurtmanın dengesi bozulacak, kuyruğu dolanacak ya da ipi kopacak gibi geliyor.
Reklam
... Bazı anlarda cesaretim kırılıveriyor. Bir uçurtmaya, gözlerimi ayırmadan uzunca bir süre bakabilecek cesareti bile bulamıyorum kendimde. Uçurtmanın dengesi bozulacak, kuyruğu dolanacak ya da ipi kopacak gibi geliyor. ...
Kendinize bir uçurtmanın ipi koptuğunda ne olduğunu sorun. Yükselir! Gökyüzünün enginliklerine doğru tırmanır çünkü doğası budur; yükselmek için yapılmıştır. Biz de öyleyiz; Özgür olmak için yaratıldık.
sadece durması gereken yeri bilenler bırakabilirler!"
"Bir uçurtmanın ipinin elinde olması, uçurtmanın senin olduğu anlamına gelmez. İpi bıraktığında gidecek olan bir şeyi sahiplenmenin de bir manası yok. Yeri geldiğinde bırakmayı bilmelisin. Bırakmak vazgeçmek demek değildir, sadece durması gereken yeri bilenler bırakabilirler!"
Sayfa 21 - Destek YayınlarıKitabı okudu
384 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.